Fidan’dan vize “ambargosu” değerlendirmesi: Bağımsızlığına önem veren ülkeyiz, bedeli neyse de ödemeye razıyız

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bakanlığın bütçe görüşmelerinin ardından soruları yanıtladı. Schengen bölgesinin vize “ambargosu”na ilişkin olarak sorulara Fidan, “Vize serbestisi anlaşmasının hayata geçmesi için birkaç husus var. Birincisi genel potik ortamla alakalı konular. Suriye’de yürüttüğümüz operasyonlardan aldıkları tavır var. Biz bağımsızlığına güvenliğine önem veren ülkeyiz. Bedeli neyse de ödemeye razıyız” ifadelerini kullandı. CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba‘nın “Suudi Veliaht Prensi Salman’ı karşıladınız. Kaşıkçı cinayetinin emrini veren kişi o. Hiç vicdanınız sızlamadı mı” sözlerine Fidan, “Salman geliyor, o dönem onu karşılayan Sayın Fuat Oktay. Ben o dönem MİT Başkanıyım. Fotoğrafta da yokum” sözleriyle yanıt verdi. 

DEM Parti’den Fidan’a: Türkiye, çatışmalı bölgelerde arabuluculuk yapıyor; Kuzeydoğu Suriye’de, Rojava’da da bekliyoruz 

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği (AB) Başkanlığı, Türk Akreditasyon Kurumu’nun 2025 yılı bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporları ile AB Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı Sayıştay raporu görüşmeleri tamamlandı. Görüşmelerin ardından Bakan Fidan soruları yanıtladı. 

Dışişleri Bakanlığı bütçe görüşmeleri | Fidan: F-16 süreci sonuçlandırıldı, İsrail’e silah satışının durdurulması için çaba devam ediyor

“MİT’ten 6 genel müdürümüz var”

Dışişleri Bakanlığı’na dair “genel müdür” krizine dair verilerin doğru olmadığını, MİT’ten gleen sadece 6 genel müdür olduğunu belirten Fidan şöyle konuştu:

“Bazı vekillerimiz rakam verdi. MİT’ten gelen üst düzey yönetici vs vs. Bizim şu anda 39 tane genel müdürlüğümüz var. MİT’ten 6 tane genel müdür arkadaş var. Birisi personel genel müdürü, MİT’e de dışarıdan geldi. Hukuk hizmetleri genel müdürü, bilgi işlem genel müdürü, istihbarat ve güvenlik genel müdürlüğü, eşgüdüm genel müdürü, diplomatik güvenlik birimi. Güvenlik birimi bütün dünyada vardı yeni kuruldu bizde. Büyükelçiliklerimizde ihtiyaç var. bu arkadaşlar MİT’ten ödünç aldıklarımız. Zaten kardeş teşkilat gibi çalışıyoruz. Dışarıdan atama yapmayı tercih etmiyorum. Herkes ihtisas konusunu yapsın. Bu dert olmamalı. Kurumsallaşmaya ne kadar önem verdiğimi tanıyan bilir. Kurumsallaşma önemli. Taşıdığım emaneti en iyi şekilde taşımaya gayret ediyorum.”

CHP’li Bankoğlu’ndan “Ulusal Ajans” tepkisi: Fonlar, AKP’ye yakın derneklere, vakıflara hatta tarikat ve cemaat derneklerine gidiyor

“Vize şirketleriyle ilgili de çalışmalar devam ediyor”

Dışişleri Teşkilatı Güçlendirme Vakfı’na gelen eleştirilere ise Fidan, şöyle yanıt verdi:

“Vakıf kanunu geçtikten sonra mütevelli heyeti olarak atamayı yaptık. Dışarıdan mali uzman gerekiyordu bir eski banka müdürünü atadık. Vize şirketleriyle ilgili de çalışmalar devam ediyor. Şirketlerle de oturup konuşarak belli bir yol bularak gitmeye çalışıyoruz. Vize şirketleri ülkemizdeki rağbeti bilen kolaylaştıran bir sistem ama vakıf vasıtasıyla bunu bakanlığa kaynak sağlayan bir yere getirmemiz gerekiyor. Bütçe ile ilgili değil, başka konular var. Bakanlık çalışanlarının hayatı yurtdışında geçiyor. Çocukları da bir Türkiye bir yurtdışı gelip gidiyor. Çocuklarına da bir okul kurmak istiyoruz. Becerebilirsek bir üniversite vizyonumuz var.”

Dışişleri Teşkilatı Güçlendirme Vakfı; “Anayasa’ya aykırı, bakanlığa ‘paralel’ yapılanma, ticarethane!”

“Schengen sistemine girdikten sonra dünyadaki herkese karşı bir ortalama ile hareket ediyorlar”

Vize krizine dair ise Fidan, yıl yıl verileri açıklayarak şöyle konuştu:

“Vize konusu sadece burada değil başka yerlerde de gündemimde. Yakından takip ettiğim bir konu. Özellikle pandemiden sonra avrupa devletleriyle bizim aramızda bir konu oldu. Schengen sistemine girdikten sonra dünyadaki herkese karşı bir ortalama ile hareket ediyorlar. Bize daha özel bir davranış mı var diye baktığımız zaman ise tablo şöyle:

-2014’te Türkiye başvurularına yapılan ortalama red yüzde 4.4, bütün Schengen için 5.1

-2016’da 4.4, dünyaya ise 6.9

-19’da bütün dünyaya 9.7 bize ise 9.9

-20’de bize 9.7, dünyaya 13.6

-21’de 16.9 dünyada ise 13.4 yani pandemi dönemi

-22’de bize 15.7, dünyaya 17.9

-Geçen yıl 16.1 red oranı bütün dünyaya yüzde 16. 

2019’da 906 bin vatandaşımız başvuruda bulunuyor. 2021’de 270 bine düşüyor. 2023’te 1 milyon 53 bin kişi. 2024’te de daha fazla olacağını düşünüyoruz. Vize başvurusunun yüzde 36 artmasına karşın red oranı binde bir olarak artmış.

“Bağımsızlığa önem veriyoruz ve bedeli neyse de ödemeye razıyız”

Pandemiden sonra iki şey oldu. Doğru sistemsel problem var, sistemleri zayıfladı. Pandemiden sonra ihtiyaçları karşılayacak düzeye gelmeleri vakit alıyor. Söylemedikleri sebep ise şu; Batı ülkelerinde özellikle göçmenlere yönelik gelişen politik tavır ve bunun iç siyaseti inanılmaz etkiliyor oluşu. Yurtdışına gitmek isteyen, okumak isteyen vatandaş sayımız nüfusa paralel artıyor. Vize serbestisi anlaşmasının hayata geçmesi için birkaç husus var. birincisi genel potik ortamla alakalı konular. Suriye’de yürüttüğümüz operasyonlardan aldıkları tavır var. Biz bağımsızlığına, güvenliğine önem veren ülkeyiz. Bedeli neyse de ödemeye razıyız. Aradan zaman geçti belli konular oturdu. Ukrayna – Rusya savaşının oluşturduğu belli bir ortam var. Öncelikli olarak politik iklimin hayata geçmesi için bizim belli konuları müzakere etmemiz gerekiyor.”

Türkiye’nin AB üyeliği 

Türkiye’nin AB üyeliğine karşıt olan politik duruşun bölgede aşılamadığını söyleyen Fidan, “Avrupa’nın kendi yaşadığı siyasal travmalarla böyle büyük sorulara da yanıt veremedikleri görülüyor” dedi. 

BRICS üyeliği 

BRICS üyeliği konusunda muhalefet milletvekillerinin “Kamuoyuna neden yansıtmıyorsunuz? Neden konuşulmuyor?” sorularına yanıt veren Fidan, “BRICS konusunda sakladığımız bir şey yok. Olmazsa olmaz sorum bu her yerde. BRICS, kurumsal bir başvuru ve kabul mekanizması olan bir yer değil. Üyeler bir araya gelip davet ediyor. İlgimizi ifade ettik, kaç feda söyledim. Son özellikle olan gelişmelerden dolayı artık baktılar ki bir genişleme sürecine gidiyorlar, ikincisi; dünyadaki en fakir ülke de en zengin ülke de üye olabilir. Bizimki öyle değildi ama burada fırsat olabilir, kaçırmayalım diye istedik. Hiçbir ülkeye davet gitmiş değil. Kurumsallığı tamamlamadan üye almanın zorlayacağını kendileri de biliyor” dedi. 

“Salman’ı karşılamadım, olmamış olay için sahne üretmek uygun değil”

CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba’nın “Suudi Veliaht Prensi Salman’ı karşıladınız. Kaşıkçı cinayetinin emrini veren kişi o. Hiç vicdanınız sızlamadı mı” sözlerine Fidan, “Salman geliyor, o dönem onu karşılayan Sayın Fuat Oktay. Ben o dönem MİT Başkanıyım. Fotoğrafta da yokum. Muhammed bin Salman ile böyle bir protokol ilişkisi olmadı. Muadili de geldiğinde cumhurbaşkanı yardımcısıdır. Olmamış bir olay için sahne üretmek de uygun değil” diyerek yanıt verdi. 

“Sınır ötesindeki Kürt’lerin bölgedeki tek destekleyicisi Türkiye”

Irak’taki Kürt bölgesel yönetimi konusuna ilişkin olarak ise Fidan, “Sınır ötesindeki Kürt’lerin bölgedeki tek destekleyicisi Türkiye’dir. Organik tarih de bugünkü tarih de budur. Suriye’deki Kürt’lerin PKK’lılaştırılmasına karşıyız. Onlar da ödevlerini biliyorlar” dedi. 

F16 süreci 

Fidan, şöyle devam etti:

“F16 için en büyük sıkıntı siyasal iradeydi. Orayı hallettik. Daha sonra MSB teknik görüşmeleri bitirdi. Ödemeler de yapıldı ve o süreç başladı. Sayın Milli Savunma Bakanı geldiğinde detayları sorabilirsiniz. Bizim için önemli olan o siyasi iradenin orada oluşmasını sağlamak. Eurofighter konusunda da ona benzer bir konu var. Orada sipariş aşamasına gelinmedi.” 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir