Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Türkiye Yüzyılı’nda sivil ve özgürlükçü bir anayasa yakışır

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, TV100 canlı yayınında terör örgütü PKK’nın silah bırakma süreci, yeni anayasa, ekonomi, yerel yönetimler ve CHP içindeki gelişmelere dair açıklamalarda bulundu.

Tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’e Allah’tan rahmet dileyen Yılmaz, olay ile ilgili başlatılan soruşturmaların sonucunun beklenmesi gerektiğini belirtti.

Terör örgütü PKK’nın silah bırakma kararı

Yılmaz, terör örgütü PKK’nın silah bırakma kararı için “Ülkemizi terör belasından kurtarmak için büyük bir fırsat oluşmuş durumda. Çok önemli bir döneme girmiş durumdayız. Ancak bu dönem hala devam eden bir süreç. Öncelikle bu kendini feshetme ve silahları bırakma kararının sahada gerçekleştiğini görmemiz gerekiyor. Bunu da ilgili kurumlarımız hassasiyetle takip edecekler, izleyecekler. Tam bir takvim vermek kolay değil bu işlerde. En kısa sürede olması lazım. Bu süreçlere tabiri caizse çomak sokan çok olur. Yani ‘Türkiye’nin başı beladan kurtulmasın’, ‘terör devam etsin’ diye provokasyonlar yapanlar olabilir. Dolayısıyla bu konularda en önemli unsur, olabildiğince kısa sürelerde bu süreçlerin tamamlanması.” dedi.

‘Türkiye Yüzyılı’nda sivil ve özgürlükçü bir anayasa yakışır’

Yeni anayasa sürecine ilişkin, “Mevcut anayasamız, bir darbe anayasası. 15 Temmuz’a kadar maalesef vesayetçi bir demokraside yaşadı Türkiye. Dolayısıyla bu darbe anayasası utancından ülkemizin kurtarılması lazım. Bu sadece bir partinin meselesi değil, bütün partilerin meselesi. Türkiye Yüzyılı’nda sivil ve özgürlükçü bir anayasa yakışır. AK Parti olarak Cumhurbaşkanımız 11 kişilik bir komisyon kurdu. Kendi perspektifimizi burada ortaya koyacağız. Diğer partilerin de yapacağı hazırlıklarla, ortaya koyacakları fikirlerle bir ortak akılla ve vicdanla oluşacak bir süreçten bahsediyoruz. Buna Türkiye’nin ihtiyacı var. Bunu çeşitli bahanelerle farklı yerlere çekmeye çalışanlar Türkiye’ye haksızlık yapıyor. Dolayısıyla dar siyasi tartışmalara bu çalışmalar feda edilmemeli.” ifadelerini kullandı.

‘Arz artırılarak kiraların düşmesine katkı sağlanacak’

Ekonomide ise “Ekonomi programının yansımaları ve enflasyon hedeflerine” ilişkin soru üzerine Yılmaz, “Geçen yıl mayıs ayında yüzde 75,5 olan yıllık enflasyon oranı, bu yılın mayıs ayı itibarıyla yüzde 35,4’e düştü. Bu uyguladığımız Orta Vadeli Program’ın başarılı sonuçlar verdiğini açık bir şekilde gösteriyor. Önümüzdeki 6 aylık dönemde de bu eğilimin devam etmesini bekliyoruz ve yıl sonu itibarıyla artık 20’li rakamları konuşacak Türkiye enflasyonda.” diyerek Orta Vadeli Program’ın sonuç verdiğini belirtti.

Yılmaz, arzı artırarak kiraların da düşmesine katkı sağlanacağının altını çizdi.

Ekonomi programının ana çerçevesini, istikametini bozmadığı sürece selektif olarak birtakım hassas sektörlere, kesimlere dönük politikalar izlediklerini vurgulayan Yılmaz, “Reel sektör bu ülkenin üretim gücü, çok kıymetli ve onların taleplerini, beklentilerini programımızın ana çerçevesini bozmamak kaydıyla selektif tedbirlerle çözüyoruz. Bundan sonra da yeri geldikçe yine bu tür desteklerimiz, programlarımız devam edecektir.” diye konuştu.

‘İsrail işlediği suçlara bir yenisini daha ekledi’

İsrail’in Gazze’ye giden yardım gemisine saldırısına dair “İsrail işlediği suçlara bir yenisini daha ekledi. Tamamen hukuk dışı bir müdahale. Netanyahu yönetimi uzun süredir soykırım politikası izliyor zaten. Bir an önce İsrail’in bu insanlık dışı politikalardan vazgeçmesi, öncelikle ateşkesin sağlanması, Gazze başta olmak üzere Filistin halkına yardımların, desteklerin kesintisiz bir şekilde ulaşması ve kalıcı bir istikrar için de BM kararları çerçevesinde iki devletli bir çözümün yoluna girilmesi gerekiyor.” dedi.

Nüfus Politikaları Kurulu

Nüfus Politikaları Kurulu’nun çalışmaları hakkında, “Şimdi yeni bir çalışma içindeyiz. 6 tane çalışma grubu oluşturduk bu Nüfus Politikaları Kurulu altında. Mevzuat, ekonomik destekler, eğitim, sağlık, çalışma hayatı ve iletişim-kültürel boyutu olmak üzere. Bütün bu alanlarla ilgili her birinde bir koordinatör kurulumuz. Diğer ilgili kurumlarla bir hazırlık yapıyor. Bu ayın sonu veya gelecek ayın başında diyelim toplanıp bütün bu çalışma gruplarının getirdiği teklifleri değerlendireceğiz ve hükümetimizin gündemine, Sayın Cumhurbaşkanımıza arz edeceğiz.” diye konuştu.

‘Hukuk dediğimiz böyle bir süreç’

Ekrem İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığı ile ilgili şunları kaydetti:

“Bir yolsuzluk operasyonuyla karşı karşıyayız. Bunun sonucu tabii bir yargı süreci. Yargı sürecini hep birlikte takip edeceğiz. Sonucunu hep birlikte göreceğiz. Ama şunun altını çizmemiz lazım. Hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yok bu ülkede. Makamınız, mevkiniz ne olursa olsun, hiç kimsenin böyle bir imtiyazı yok. Suç işleme özgürlüğü yok. Herkesin de hukuk içinde, hukuk çerçevesinde kendisini savunma hakkı var, kendisini müdafaa etme hakkı var. Hukuk dediğimiz böyle bir süreç. Dolayısıyla hep birlikte bu süreci takip etmemiz lazım. Bu süreci siyasal alana çekmeyi de doğru bulmuyorum.
Bir defa şöyle bir şey oldu geçtiğimiz dönemde. Ortada bir seçim yokken. Yani seçimler 2028’de biliyorsunuz. Üç yıl var daha seçimlere. Birdenbire İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı kendisini Cumhurbaşkanı adayı ilan etti. Şehir şehir dolaşmaya başladı. Ortada bir seçim yok. Ön seçim Türkiye’de görülmüş bir şey değil. Niye böyle davranıldı? ‘İşte ben aday oldum da başıma bunlar geldi’ demek için mi acaba? Yani bu soruyu sormamız lazım. Bu gelen sürece kendisince böyle bir öngörüyle, bir adaylık pozisyonuna girip ‘ben aday oldum diye bunlar yaşandı’ gibi bir algı oluşturuldu. Bu kesinlikle yanlış bir durum. Suçlu mudur, suçsuz mudur buna karar verecek olan bağımsız yargıdır. Yargının kararını eleştirebilirsiniz, beğenmeyebilirsiniz ama hiç kimsenin yargıyı tehdit etme, yargıyı tanımam deme ayrıcalığı da yok doğrusu. Yargıya hakaret etme özgürlüğü de yok.”

CHP içindeki tartışmalara dair soruyu ise şöyle cevapladı:

“CHP’nin kendi içinde bir tartışma. Bir AK Parti’li değil ki şikayet eden. CHP’nin kendi içinde ve nihayetinde bir yargı süreci. Yargının vereceği kararı beklemek durumundayız. Hukuka uygun olan, olmayan nedir, ne değildir en iyi takdir edecek olan sonuçta bağımsız yargı. Fakat her halükarda şunun da altını çizmemiz lazım. Bir kapatma davasından filan da bahsetmiyoruz. İki alternatif var. Ya yargı diyecek ki ‘yani sorun yok’. Bu mevcut yönetim devam etsin diyecek. Veya ne diyecek? ‘Yine CHP teşkilatları geçici bir yönetim oluşturacak. CHP teşkilatları, CHP delegesi, CHP’liler kendi idari pozisyonlarına yeniden isimler belirleyecekler.’ Yani böyle bir dünyanın sonu gibi bir tablo çizilmesini de ben doğru bulmuyorum açıkçası. Her halükarda CHP’nin kendi içinde çözeceği bir mesele olacak diye bakıyorum. Ama yargı kararını bilemem. O yargının takdiri, onu hep birlikte bekleyip göreceğiz. Yalnız tekrar altını çizmek istiyorum. CHP’nin kendi içindeki kavgaları toplumsal alana yansıtmaması lazım.”

‘Türkiye’nin lehine olacak stratejiler geliştiriyoruz’

Yılmaz, dünyada içe kapanmanın arttığı, ticaret rekabetinin yoğunlaştığı, korumacı eğilimlerin yükseldiği bir dönemin yaşandığını, bu dönemin kendine özgü belirsizlikler getirdiğini belirterek, bu süreci yakından takip ettiklerini, bu süreçte fırsatların da tehditlerin de bulunduğunu kaydetti.

ABD Başkanı Donald Trump’ın tarifelere yönelik açıklamalarının ardından dünya büyümesine ilişkin beklentilerin aşağıya yönlü revize edildiğini anımsatan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Emtia fiyatları düştü. Çünkü daha az ihtiyaç olacak diye bakıldı dünya piyasalarında. Emtia fiyatları düştü, petrol ve diğer emtia… Biz de bunları ithal eden bir ülke olarak bundan istifade edeceğiz örneğin. Avrupa yarın Amerika’yla iyi, kötü uyumlu bir yaklaşım sergilerse Çin’e karşı örneğin, Avrupa’yla gümrük birliği olan bir ülke olarak bu bizim lehimize bir sonuç doğurur. Ama diğer taraftan tehditler de var tabii. Çin, Amerikan pazarı kapandığı zaman diğer pazarlara daha agresif bir şekilde girebilir. Bu da bizim pazarlarımızda rekabet ortamını olumsuz etkileyebilir. Yani artılarıyla eksileriyle bu süreci çok yakından takip ediyoruz ve Türkiye’nin lehine olacak stratejiler geliştiriyoruz.”

Related Posts

ABD’de milyonlarca kişi “Krallara hayır” diyerek Trump yönetimini protesto etti

ABD genelinde milyonlarca kişi, Başkan Donald Trump’ın 79. doğum gününde iç ve dış politikalarını protesto etmek için “Krallara hayır günü” (No Kings day) adı altında gösteri ve mitingler düzenledi.

Danıştay noktayı koydu Saray tescilli kaçak

CHP’li Levent Gök, hukukun arkasından dolanılarak izin verilen Beştepe’deki sarayla ilgili davayı Danıştay’ın en yüksek organı olan kurula taşımıştı, karar çıktı: Hukuksuz.

İran’ın İsrail’e attığı füzeler, Ürdün semalarında görüntülendi

İsrail ordusu, İran’dan İsrail’e yeni füze saldırıları başlatıldığını duyurdu. İran, İsrail’in birçok bölgesine yeni füze saldırıları başlattı. İsrail ordusu, ülke genelindeki herkese sığınaklara yakın bölgelerden ayrılmama çağrısında bulundu. İran …

İsrail’in Hamaney planı ortaya çıktı: ABD basınından ortalığı karıştıracak iddia

İran ve İsrail arasındaki Orta Doğu’da gerilimi artıran karşılıklı saldırılar sürerken ABD basınından savaşın seyrini değiştirebilecek bir iddia ortaya atıldı. The Wall Street Journal’ın İsrailli kaynaklara dayandırdığı habere göre İran Lideri …

İran lideri Hamaney’den, İsrail’e videolu mesaj

İran lideri Ali Hamaney, ülkesinin İsrail’e yönelik karşı saldırılarına ilişkin video yayınladı.

İsrail İç İstihbarat Şefi istifa etti

Nisan ayında Şin Bet için düzenlenen bir anma töreninde konuşan Ronen Bar, “35 yıllık hizmetin ardından, kalıcı bir halefin atanması ve profesyonel bir devir sürecinin sağlanabilmesi için görevimi 15 Haziran 2025’te bırakacağım” demişti. NETANYAHU …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir