Geçen yılın eylül ayında İstanbul’un Sancaktepe ilçesinde meydana gelen olayda kimliği belirsiz bir kadın, 35 yaşındaki Ayşe T’nin sahibi olduğu butikten 2 bin TL’lik alışveriş yaptı. Kendisini ‘Berfin’ diye tanıtan müşteri, ücreti banka hesabına gönderdiğini iddia ederek Ayşe T’nin telefon numarasına bir dekont gönderip mağazadan çıktı.
Bir süre sonra hesabını kontrol eden Ayşe T. paranın gelmediğini ve kendisine sahte dekont gönderildiğini fark edince soluğu adliyede alarak şikayetçi oldu. Ancak, dolandırıcının kimliği tespit edilemeyince dosyaya takipsizlik kararı verildi. Mağaza sahibi, hukuki mücadele başlatarak karara itiraz etti. İstanbul Anadolu Sulh Ceza Hakimliği soruşturma sürecinde yeterli araştırma yapılmadığını, bankaya yazı yazılmadığını ve HTS kayıtlarının incelenmediğini gerekçe göstererek takipsizlik kararını kaldırdı.
Bu kapsamda soruşturma genişletildi, dekontun gönderildiği telefon numarasının görüşme kaydı çıkarıldı. Numaranın sahibi Netice K’nin ifadesi alındı. Netice K, alışveriş yapmadığını, bahsi geçen kadını da tanımadığını ancak oğlu Haliscan Ö’nün İlayda isimli bir kız arkadaşı olduğunu, bu kızın kulüpte çalıştığını, oğluyla birlikte dolandırıcılık olaylarına karıştığını, telefonunun oğlu tarafından kullanılarak sevgilisinin aranmış olabileceğini kaydetti.
Savcılık, UYAP sistemini sorgulatınca Haliscan Ö. ile İlayda Ş’nin bazı dosyalarda “şüpheli” olarak yer aldığını belirledi. Böylece, mağazadan alışveriş yapanın 22 yaşındaki İlayda Ş. olduğu değerlendirildi. İfadesi alınan İlayda Ş, suçlamaları kabul etti. Bu kapsamda “Dolandırıcılık” suçundan 10 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.