Feramuz ERDİN
Rusya ve Ukrayna arasındaki gerilim anbean tırmanıyor. Ukrayna, uzun süredir devam eden görüşmelerin ardından, İngiliz ve ABD yapımı uzun menzilli silahların kullanılması için Batı ülkelerinden beklediği izni almıştı. Bu iznin ardından Ukrayna, 20 Kasım Çarşamba günü uzun menzilli bir seyir füzesi olan İngiliz yapımı Storm Shadow’u ilk kez Rusya’ya ateşlemişti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in buna yanıtı gecikmemişti. Batı’ya seslenen Putin ise orta menzilli “Oreshnik” füzesiyle Ukrayna’yı vurmuştu. Rus lider, “Dünyada hiç kimse böyle silahlara sahip değil. Er ya da geç diğer önde gelen ülkeler de bunlara sahip olacak. Bunların geliştirilme aşamasında olduğunun farkındayız” diye konuşmuştu. “Artık bu sisteme sahibiz. Ve bu önemli” ifadelerini kullanan Putin, ayrıca bunun kıtalararası bir füze olmadığını ama çok güçlü olduğunu, konvansiyonel savaş başlıkları takılmış birden fazla füzenin tek bir saldırıda kullanılmasının, stratejik veya nükleer silahlarla yapılan bir saldırı kadar yıkıcı olabileceğini eklemişti.
RUSYA’NIN FÜZE MENZİLİ İÇİNDEYİZ
Uluslararası Stratejik Çalışmalar Enstitüsü’nün (IISS) Timothy Wright imzalı raporuna göre, yukarıdaki tablodan da anlaşılacağı gibi Rusya’nın mevcut füzeleri Avrupa’da İspanya ve Portekiz haricindeki bütün ülkeleri vurma potansiyeline sahiptir. 9M723 ve 9M728 füzeleri sadece Ankara’nın doğusu için tehdit iken, 9M22 ve RS-26 füzelerinin Ege hariç tüm Anadolu ve Trakya’yı vurma kapasitesi bulunuyor. 9M729 füzelerinin menzili ise neredeyse tüm Avrupa ve hatta Kuzey Afrika kıtasına kadar ulaşabilmekte.
AVRUPA TETİKTE, TÜRKİYE DAHA NE BEKLİYOR?
Almanya, artan tehditler karşısında Federal Sivil Koruma ve Afet Yardım Dairesi ile İçişleri Bakanlığı aracılığıyla yeni bir ‘sığınak koruma planı’ üzerinde çalışıyor. Plan kapsamında tüm yapıların savaş durumunda koruma alanına dönüştürülmesi, mobil uygulama geliştirilmesi ve halkın korunma yöntemleri hakkında bilgilendirilmesi hedefleniyor. Ayrıca halk kendisini nasıl koruyacağı konusunda da bilgilendirilecek. Polonya da benzer hazırlıklara başladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ardından Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve eski Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın etrafımızda gelişen yakın savaş tehditlerinden söz etmesine rağmen Sivil Savunma alanında henüz herhangi bir adım atılmamış olması açıkçası dikkat çekiyor. Bölgede her an değişebilecek koşullara karşı halkın şimdiden bilinçlendirilmesi gerekiyor.
patronlardunyasi.com