Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, genişletilmiş nükleer doktrinini imzalamasının ardından “özel taşınabilir nükleer sığınaklar” üretimi emri verdiği iddia edildi.
Daily Star’da yer alan habere göre, Rusya’nın nükleer sığınakların seri üretimine başladığını açıklaması, 3. Dünya Savaşı korkularını tetikledi.
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş 1000 gündür devam ederken Rusya Sivil Savunma ve Acil Durumlar Araştırma Enstitüsü, söz konusu sığınaklar ile nükleer bir patlamanın hafif radyasyonundan ve patlamanın gerçekleştiği bölgedeki radyoaktif kirlenmeden etkilenmemenin amaçlandığını belirtti.
Dzerjinsk kentinde üretildiği aktarılan sığınakların, Kub-M adlı sığınakların geliştirilmiş hali olduğu bildirildi.
Rus gazetesi Moscow Times, 300 bin sterlin maliyetle üretildiği ifade edilen sığınakların, kara yolu ya da demiryolu ile taşınabildiğini böylece seyahat esnasında da koruma sağlayabildiğini açıkladı.
54 kişi kapasitesiyle üretilen sığınakların, gerektiğinde ek bloklar ile 150 kişiye kadar barınma imkanı sağlayabileceği aktarılırken “Füzelerin patlayıcılığa ve parçalanma etkilerine, yıkılan binalardan düşen enkazlara, toksik, kimyasal ve radyoaktif maddelere karşı güvenilir koruma sağlayabileceği” ifade edildi.
Sığınakların ayrıca, yedek su kaynağı, tuvalet, ısıtma ve hava filtrelemesi ile donatıldığı ve içerisine giren kişilere 48 saat güvenlik sağlayacağı belirtildi.
LAVROV: YANIT VERECEĞİZ
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna’nın Rus topraklarına uzun menzilli silahlarla saldırılarını Batı’nın Rusya’ya karşı savaşında yeni bir aşama olarak değerlendireceklerini ve buna yanıt vereceklerini söyledi.
Rusya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Lavrov, Brezilya’nın Rio de Janeiro kentinde yapılan G20 Liderler Zirvesi’nin ardından basın toplantısı düzenledi.
ABD’nin, Ukrayna’ya tedarik ettiği uzun menzilli silahların Rusya topraklarında kullanımına izin verdiği yönündeki iddiaları değerlendiren Lavrov, Beyaz Saray ile ABD Savunma Bakanlığının (Pentagon) bu bilgiyi henüz teyit etmediğine dikkati çekti.
Lavrov, Ukrayna ordusunun Rus toprağı Bryansk bölgesine Amerikan yapımı Kara Taktik Füze Sistemleri (ATACMS) füzeleriyle saldırı düzenlediğine işaret ederek, “Gece ATACMS füzelerinin sınırdaki Bryansk bölgesine yönelik saldırılarda defalarca kullanılması, Batı’nın gerginliği artırmak istediği sinyali. Amerikalıların yardımı olmadan yüksek teknolojiye sahip füzelerin kullanılması mümkün değil. Bunu Batı’nın Rusya’ya karşı savaşında yeni bir aşama olarak değerlendireceğiz ve buna gerekli şekilde yanıt vereceğiz.” dedi.
Rusya’nın nükleer doktrininin güncellendiğini, bu doktrinin Batı’da dikkate alınmasını umduğunu dile getiren Lavrov, “Nükleer silahların her şeyden önce caydırıcılık, nükleer savaşı önleme aracı olduğuna inanıyoruz. Bu duruma böyle bir yaklaşım sergiliyoruz.” ifadesini kullandı.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un daha önce Ukrayna’ya “Taurus” füzelerini vermek istemediğini bildirdiğini hatırlatan Lavrov, “bunun sorumlu bir yaklaşım olduğunu” belirtti.
“3. DÜNYA SAVAŞI OLUR”
Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitriy Medvedev, Telegram kanalından yaptığı açıklamada, ABD’nin, Ukrayna’ya tedarik ettiği uzun menzilli silahların Rusya topraklarında kullanımına izin verdiği yönündeki iddiaları değerlendirdi.
Bu füzelerin Ukrayna’nın savaştaki eylemlerine katkıda bulunmayacağını savunan Medvedev, “NATO’ya ait uzun menzilli taktik balistik ve seyir füzelerinin Rus topraklarına karşı kullanımına kimin ne zaman karar verdiği önemli değil. Bu tür füzeleri ülkemize karşı kullanma girişimleri daha önce de oldu. Düşmanın elinde ne kadar füze bulunduğu da önemli değil.” ifadelerini kullandı.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in daha önce “Ukrayna’nın Rus topraklarına saldırmasına izin verilmesinin NATO ülkeleri, ABD ve Avrupa ülkelerinin Ukrayna’daki savaşa katılması anlamına geleceği” yönünde açıklama yaptığını anımsatan Medvedev, şunları kaydetti:
“Önemli olan, Başkanımızın söyledikleri. Bunun sonucunda nükleer caydırıcılık doktrininin yeni versiyonu onaylandı. NATO’ya ait füzelerin bu şekilde kullanılması, ittifak ülkelerinin Rusya’ya karşı saldırısı olarak nitelendirilebilir. Bu durumda Kiev’e ve nerede olursa olsun NATO unsurlarına kitle imha silahlarıyla misilleme yapma hakkı doğuyor. Bu da 3. Dünya Savaşı olur.”
Medvedev, ABD’de Joe Biden yönetiminin gerginliği bilinçli olarak artırdığını ve bununla Başkan seçilen Donald Trump ekibinin uğraşmak zorunda kalacağını belirterek, “Belki de yaşlı Biden insanlığın önemli bir kısmını yanına alarak zarif bir şekilde ölmeye karar verdi.” ifadesini kullandı.