Posted by Uyku doktoru olarak bilinen psikolog Michael Breus ise daha doğru bir ayrım yaptı. İnsanların memeli olduğunu, dolayısıyla onlara kuş adı verilmemesi gerektiğini söylüyor. Kendi biyolojik saatimizle daha iyi çalışarak yaşamı nasıl iyileştirebileceğimize dair tavsiyesi insanlar arasında büyük bir başarıdır. Peki nasılız ve ne yapmalıyız?
KRONİK OLARAK ÇARPIK DURUMDAYIZ
Çalışma saatleri, yapay aydınlatma, akıllı telefonlar; sürekli faaliyet, biyolojik döngülerimizi kronik bir uyumsuzluk durumuna soktu. Uzmana göre bu, depresyondan diyabete, kalp hastalıklarından hatta kansere kadar uygarlığın sözde hastalıklarının çoğunun sorumlusu olabilir. Breuse’ye göre günlük programın zamanlamasını değiştirmek kadar basit bir şey, tüm ritmin organizmamızla uyumlu hale getirilmesi için yeterli olacaktır. İlk şeyin, hangi “zaman tipi” olduğunuzu bulmak ve ona göre davranmaya başlamak olduğunu söylüyor.
Günlük programın zamanlamasını değiştirmek, tüm ritmi organizmamızla uyumlu hale getirmek için yeterli olmalıdır.
SEN BİR AYISIN O ZAMAN…
Uyandıktan sonra tamamen uyanık hissetmeniz uzun zaman alıyor mu? Bir ayı olarak 7:00-7:30 civarında kalkarsınız. Sabahtan öğleden sonraya kadar sizin için en iyisi. Gün içinde kestirmeye güçlü bir ihtiyaç hissedersiniz. Akşamları zihinsel yorgunluk hissedersiniz. Dost canlısı, gerçekçi ve açık fikirlisiniz. Sürekli aç hissediyorsunuz.
SEN BİR ASLANSIN O ZAMAN…
Sabah 5.30’da enerji dolu olarak mı uyanıyorsunuz ve akşam 5.00’e kadar verimli bir şekilde çalışabiliyor musunuz? Öğleden sonra kendinizi yorgun hissetmeye başlarsınız. Kolayca uykuya dalarsınız ama geç saatlere kadar ayakta kalmayı seversiniz. Ayrıca plan yapmayı ve ulaşmak istediğiniz hedefleri belirlemeyi de seviyorsunuz.
SEN BİR KURTSUN, O ZAMAN…
Öğleden önce uyanıp sabahın erken saatlerine kadar ayakta kalmaya çalışıyorsunuz. Sabahları pek verimli değilsiniz. Sizin için çalışma süresi 11:00 civarında başlıyor ve yaklaşık 18:00-19:00’a kadar sürüyor. Yaratıcı, duygusal ve dürtüsel birisin. Sürekli yeni deneyimler arıyorsunuz. Kötümser olma eğilimindesiniz. En çok akşamları acıkıyorsunuz.
SEN BİR YUNUSSUN…
Bütün gün yorgunsunuz ama akşam geç saatlerde aktiviteye uyanıyorsunuz. Gün içerisinde işleri olabildiğince hızlı ve verimli bir şekilde halletmeye çalışırsınız. Endişelerinizi arkanızda bırakma eğiliminde değilsiniz, ancak sürekli olarak hatalarınız veya bir zamanlar birine söyledikleriniz üzerinde duruyorsunuz. Gece boyunca birkaç kez uyanırsınız. Bireysel çalışmayı tercih ediyorsunuz.
Her ne kadar çok azımız kendi çalışma programımızı ve işi yapacağımız zamanı seçebilecek kadar şanslı olsa da, yine de bir şeyleri kendi lehimize değiştirebiliriz. Örneğin, çoğumuz en önemli kararları akşam yemeğinden sonra, en mantıklı olduğumuz zamanda vermeliyiz (yani entelektüel açıdan zirveye sabah altı ile on bir arasında çıkan Aslanlar hariç).
SABAH KAHVENİZİ NE ZAMAN İÇERSİNİZ?
Peki bu takvime göre etkisinin biyolojik saatimize uygun olması için sabah kahvemizi ne zaman içmeliyiz? Önce gündüz uyanıklığının zirvesine ulaşana kadar beklemelisiniz . Ayılar için (ve bu bizim neredeyse yarımız) saat 9.30 ile 11.30 arası ve ardından 1.30 ile 5.30 arasındadır. Aslanlar sabah 9.00’da, yunuslar ise biraz daha geç, sabah 9.30 ile 10.00 arasında kahveden faydalanacak. Kurtlar saat 11:00’de kahve içmeli.