T24 Politika
Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan‘ın Başdanışmanı Mehmet Uçum,, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi başkanlık sistemi. 1960’tan sonra parti üyeliğine engel konulmuştur. Partili bir cumhurbaşkanı olması zorunluluk değil, imkandır. Partili cumhurbaşkanlığı diye bir sistem yok. (Erdoğan’ın) Aday olması mümkün. 7 Mayıs 2028’den önce Meclis’te alınacak kararla Cumhurbaşkanımıza adaylık yolu açılabilir. Erdoğan, Türkiye’nin milli bir değeridir. Böyle bir değerimiz varken, güçlü bir liderimiz varken adaylık imkanının sağlanmasının önemli olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.
Uçum, CNN TÜRK Ankara Temsilcisi Dicle Canova’nın konuğu olarak canlı yayında gündeme dair soruları yanıtladı. MHP lideri Bahçeli’nin PKK lideri Abdullah Öcalan hakkındaki umut hakkından yararlanıp Meclis’e gelmesi ve PKK’nın lağvedilmesi ifadeleri hakkında konuşan Uçum, “Son derece güçlü, cesaretli, vizyoner öneriler olarak değerlendirmek gerekir” diye konuştu. Uçum, DEM Parti hakkında da “Ya silahlar bırakılacak ya da demokratik siyasetteki gölgeleri de ortadan kalkacak” dedi.
Uçum’un açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Süreç denilen şey 1 Ekim Bahçeli’nin DEM’lilerle tokalaşmasıyla başlayan aşama. Bunu süreç olarak değil yeni bir aşama olarak değerlendirmek lazım.
“Türkiye’nin Kürtlerini istismar ederek terör siyaseti yapanlar…”
Bunun üst adı terörsüz Türkiye hedefi. Terörsüz Türkiye’ye ulaşma amacına yönelik olarak Türkiye’de terörün etkili olduğu her mecrada, siyasi mecra, dil mecraları, kültürel mecralardan tasfiyesi, terörsüz Türkiye sadece istihbarat ve güvenlik boyutu ile terörün sıfırlanması çerçevesinde değil, teröre meşruiyet kazandırmaya çalışan her zeminde bunun tasfiye edilmesi. Bunun alt başlığı Bahçeli tarafından ifade edildi. Milli birlik ve kardeşliği güçlendirme. Peki bu ne anlama geliyor? Net biçimde Türkiye’nin Kürtleri üzerinden Türkiye’nin Kürtlerini istismar ederek terör siyaseti yapanların bu durumda kurtulmasına yönelik ciddi bir çağrı. Türkiye Cumhuriyeti devleti Kürtlerin de milli devletidir. Türkiye, Kürtlerin de ülkesidir.
Türkiye partisi olması gereken DEM Parti ve diğer partiler, terör vesayeti yükünü sırtından atmalı. Devlet, terörsüz devlet hedefine ulaşmak için kararlılıkta olduğunu gösteriyor. Devlet her türlü imkanı kullanabilir. Devlet, Öcalan’ın mektuplarını okutmuştu. Güçlü devletler bu tip kararlar alabilir.
(Öcalan-DEM Parti görüşmedi) Devlet uygun görürse bu görüşme gerçekleşir. Mesele ne görüşüleceği.
“Ya silahlar bırakılacak ya da demokratik siyasetteki gölgeleri de ortadan kalkacak”
Tabii ki silahların bırakılması çağrısı yapılacaktır. Bundan daha doğal bir şey yok. Terörle mücadelenin bir boyutu var. Eylemsel olarak terörle mücadele boyutu var. Ya silahları bırakacaklar ya da emperyalist güçlerin aparatı olduğu teşhir olacak. Türkiye’nin Kürtlerini istismar ettiklerini hatta baskıcı yöntemlerle Türkiye’nin Kürtlerinin demokratik siyaset süreçlerinde kendilerini özgürce ifade etmelerinin önüne geçtikleri gerçeğini ortaya çıkaracak. Ya silahlar bırakılacak ya da demokratik siyasetteki gölgeleri de ortadan kalkacak. Zaten toplum, Türkiye’nin Kürtleri, PKK ile arasına mesafe koymuş. Diğerleri kim? Sayın Bahçeli’nin açıklamalarında da vardı. Türkiye partisi olması gereken DEM Partisi ve diğer partiler. Bunlar da terör yükünü sırtlarından atmaları lazım.
“Bahçeli’nin önerileri son derece güçlü, cesaretli, vizyoner”
Sayın Bahçeli daha cesur bir değerlendirme de yapmıştır. Böyle bir sürecin gerçekleşmesi halinde umut hakkı bile tartışılabilir demişti. Son derece güçlü, cesaretli, vizyoner öneriler olarak değerlendirmek gerekir.
“Türkiye’ye katkı yapmak isteyen DEM seçmenlerini istismar ediyorlar”
Herkes Öcalan’ı bir şekilde istismar ediyor. ‘Öcalan irademizdir’ diyor. En azından Öcalan’ı istismar ettikleri teşhir olur. Bu konuda samimi olmadıkları ortaya çıkar. DEM de şapkasını önüne koyup düşünmek zorunda kalır. DEM’e oy veren demokratik siyasette karar kılmış, katılımla Türkiye’ye katkı yapmak isteyen DEM seçmenlerini de istismar ediyorlar. Bunun açığa çıkması önemli bir şeydir.
“Terörle ilgili suçlarda kayyım var”
Niye kayyım? Terörle ilgili suçlarda davalarda kayyım meselesi var. Diğer suçlarda yok. Eğer belediye başkanlığı düşerse belediye meclisinde seçiliyor. Terör soruşturmasında bu yapılmıyor. Terörle ilgili suçlarda kayyım var, diğerlerinde yok.
“Cumhurbaşkanımıza adaylık yolu açılabilir”
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi zaten başkanlık sistemi. 1960’tan sonra parti üyeliğine engel konulmuştur. Partili bir cumhurbaşkanı olması zorunluluk değil, imkandır. Partili cumhurbaşkanlığı diye bir sistem yok. Bizim sistemimiz başkanlık sistemidir.
Aday olması mümkün. 7 Mayıs 2028’den önce Meclis’te alınacak kararla Cumhurbaşkanımıza adaylık yolu açılabilir. Erdoğan, Türkiye’nin milli bir değeridir. Böyle bir değerimiz varken, güçlü bir liderimiz varken adaylık imkanının sağlanmasının önemli olduğunu düşünüyorum.”
“Doğal gıdaya ulaşmanın bir yolu var!”
|
Günün öne çıkan haberleri… TIKLAYIN – A’dan Z’ye zam: Ehliyet, pasaport ve yurt dışı çıkış harcı, MTV, trafik cezaları, araç muayene ve IMEI kayıt ücreti kaç TL oldu? TIKLAYIN – 17 yaşındaki genç kız, domuzlar tarafından parçalanarak öldürüldü TIKLAYIN – Piyasada sahte dolar krizi: Döviz büroları ile bankalar 50 ve 100 dolarlık banknotların alımlarını durdurdu TIKLAYIN – Son anketten çarpıcı sonuçlar: CHP, AKP’yi yeniden geçti TIKLAYIN – İslam Memiş’ten dolar uyarısı: Bozduramayabilirsiniz TIKLAYIN – Konya’da dehşet: Üniversiteli genç kıza sabaha kadar işkence yaptı, suçunu kabul etmesine rağmen serbest bırakıldı |