Dünyanın en büyük üç hazır giyim şirketinden biri olan Zara, modaya yön verme noktasında oldukça başarılı. Kabandan parfüme, kozmetikten su bardağına kadar birçok sektörde adından söz ettirir vaziyette.
Şimdi gelin, Zara’nın ortaya çıkış hikâyesine ve bugünlere dek nasıl geldiğine yakından bakalım.
Zara efsanesi, 1963 yılında Amancio Ortega’nın Inditex adı altında bir kıyafet fabrikası kurmasıyla başladı.
Aslında Ortega’nın, Rosalia Mera ile birlikte Inditex çatısı altında kurduğu bu markanın ismi ilk etapta Zorba’ydı. Fakat 1975’te Zorba ismiyle açılan ilk küçük mağazanın yanında, aynı isimli yerel bir bar vardı. Bu bar sahibi, aynı isimli başka bir dükkânın varlığından rahatsız oldu ve şimdilerin Zara’sını şikâyet etti.
Hâlihazırda Zorba ismi pek içine sinmemiş olan Ortega, fabrika ve mağazasının adını yine çok da beğenmediği Zara ile değiştirdi. İspanya’nın Galiçya kentinde ilk dükkânını açan Zara, imparatorluğunu yavaş yavaş ülkenin geri kalanına ve ardından 1988’de Portekiz’e genişletti.
Bir yıl sonrasında bu marka, ABD’ye ulaşmıştı.
Zara’nın ilk günden beri büyüme hacmi hiçbir zaman geriye düşmedi ve dünyanın dört bir yanında katlanarak devam etti. Birer, ikişer yıl arayla Zara markası sırasıyla Fransa, Meksika, Yunanistan, Belçika, İsveç, Japonya, Singapur, Rusya, Fas, Macaristan, Hindistan gibi ülkelerde mağazalar açmayı başardı.
Şimdilerde 88 ülkede 7.000’den fazla mağazasıyla gelişimini sürdüren Zara; 2010 yılında İspanya, Portekiz, İtalya, Fransa, Almanya ve İngiltere’de ürünlerinin internet satışına başladı. Yine aşamalı bir şekilde Zara online alışveriş, dünyanın dört bir yanındaki ülkelerde resmen faaliyete geçti.
Her geçen gün mağaza sayısını artırmayı başaran bu markanın vizyoner kurucusu Amancio Ortega, Zara’yı dünyanın en büyük moda perakendecisi hâline getirmeyi başardı.
Tekstil sektöründe söz sahibi olmakta kararlı olan Ortega, ilk mağazasını açtıktan 5 yıl sonra tasarım, üretim ve dağıtım politikasında değişikliklere gitti. Amacı ise ürünlerin teslimat sürelerini kısaltmak ve yeni trendlere daha hızlı tepki verebilmekti.
Bu politikaların değişimi ve aynı zamanda gelişimi, anlık modalar olarak adlandırıldı. Anlık moda anlayışı aynı zamanda bilgi teknolojilerinin kullanımını ve bireyler yerine tasarımcı grupların kullanılmasını hedefliyordu.
Zara markasının temelde sadık kaldığı dört değer vardı: güzellik, netlik, sürdürülebilirlik ve işlevsellik.
Zara’nın kuruluşundan bu yana benimsediği ana fikir, lüks ürünleri herkes için erişilebilir kılmaktı. Böylece Zara, modanın evriminden ilham alan lüks ürün üreticilerini demokratikleştirmeyi başarmış ve trend ürünleri uygun fiyata sunabilen bir marka hâline gelmişti.
Kısaca Zara’nın bir bakıma müşterilerinin tam olarak neye ihtiyacı olduğunu anladığı ve bu ihtiyaçlara da hızlı bir şekilde yanıt verdiğini söylemek mümkün.
Tüketici trendlerine son derece duyarlı olan Zara, mağazalarına haftada iki kez yeni ürünler gönderir.
Ayrıca yılda 450 milyondan fazla ürün üreten Zara; kadın, erkek ve çocuk koleksiyonlarının yanında kozmetik, parfüm ve ev ürünleri serilerini de piyasaya sürmüş durumda. Özetle Zara, benimsediği politikalarla ve başarılı tasarımlarıyla, insanların sahip olmak isteyeceği bir marka hâline geldi.
Inditex çatısı altında olup tıpkı Zara gibi başarılı yükselişine devam eden diğer markalar ise kuruluş yılları ile birlikte şu şekilde; Pull&Bear (1991), Massimo Dutti (1995), Bershka (1998), Stradivarius (1999) ve Oysho (2001).
Sektörel kategorili diğer içeriklerimiz: