Tülay Hatimoğulları’ndan Suriye çıkışı: Rojava’da savaş, Türkiye’de barış olmaz!

T24 Haber Merkezi

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin TBMM grup toplantısında konuşuyor.

Hatimoğulları’nın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

“Değerli Milletvekili arkadaşlarım, değerli basın mensupları ve ekranlarının başında bizleri izleyen tüm vatandaşlarımız, yeni yılın ilk grup toplantısından sizlere saygı ve sevgi ile sesleniyorum.

Yarın, 8 Ocak. Gazeteci Metin Göktepe’nin vahşice öldürülüşünün yıl dönümü. Evrensel Gazetesi muhabiri sevgili Metin’in işkenceyle öldürülmesinin üzerinden tam 29 yıl geçti. Aradan geçen zaman içinde, halkın haber alma hakkını engelleyen, gazetecilere saldıran zihniyet ne yazık ki değişmedi. Gerçekler karartılamaz, özgür basın asla susturulamaz.

Bugün, Metin Göktepe’yi ve onun şahsında hayatını kaybeden tüm basın emekçilerini; Nazım Daşdan’ı, Cihan Bilgin’i saygıyla anıyoruz.

Evet, yeni yılın ilk grup toplantısını gerçekleştiriyoruz.

Geçtiğimiz yıl, özgürlük, eşitlik, barış, adalet ve ekonomik haklar için yoğun bir mücadele verdiğimiz bir yıl oldu. Dün olduğu gibi, bugün de emeği ve eşitliği temel alarak, savaşsız ve insanca bir yaşam için mücadelemizi sürdüreceğiz.

Türkiye, Ortadoğu ve tüm dünya genelinde halklar, işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, doğa ve insan hakları savunucuları olarak büyük bedeller ödedik. Ancak pes etmedik, ayakta kaldık, direndik ve mücadelemizi büyüttük. 2025 yılına, barışın ve adaletin galip geldiği bir umutla adım attık.

Yeni yılın daha ilk ayında başlayan zam yağmuru, adeta bir fırtınaya dönüşmek üzere. Görünen o ki, iğneden ipliğe, her şeye zam geliyor.

Birkaç örnek vermek gerekirse, otoyol ve köprü geçiş ücretleri, emlak vergisi, motorlu taşıtlar vergisi, ehliyet ve kimlik ücretleri gibi zorunlu harcamalarımız yüzde 44 oranında arttı. Trafik cezaları, pasaport harçları da bu zamlardan nasibini aldı.

2025 yılına girdiğimiz bu günlerde, harçlar, cezalar ve vergi ödemelerinde yaklaşık yüzde 50, ev kiralarında ise yüzde 60 gibi rekor bir artış yaşandı. Ocak ayında ev kiralarının artış oranı yüzde 58,51 olarak belirlendi. Düşünün, 20 bin lira kira ödeyen bir vatandaş bu yıl yaklaşık 32 bin lira ödeyecek. Bu, bizler için nasıl bir fırtına olduğunu açıkça gösteriyor.

Peki, her şeye zam gelirken siz değerli emekçilerin payına ne düştü? Ne yazık ki yine yoksulluk, yine sefalet!

2024 yılı, resmî olarak emekliler yılı ilan edilmişti. Ancak bir emekli vatandaşımızın yıl sonunda söylediği bir söz var ki, dikkat çekici: “Allah bize bir kez daha emekliler yılı yaşatmasın.” Emekliler, emekli olduklarından bu yana böyle bir zulüm görmediklerini ifade ediyorlar.

Bu iktidar 2025 yılında asgari ücreti 22 bin 104 lira olarak belirledi. Ancak, 2024 yılının Aralık ayında açlık sınırı 21 bin lira, yoksulluk sınırı ise 69 bin lira seviyesindeydi. Dolayısıyla, belirlenen asgari ücret bile açlık sınırının hemen üzerinde bir rakamda kalıyor.

Peki, bu parayla bir aile nasıl geçinebilir? Kiralarını mı ödesinler, mutfak masraflarını mı karşılasınlar, yoksa faturalarını mı ödesinler, çocuklarının okul masraflarını mı? Bu çok zor bir karar ve hiçbir aile bu tercihleri yapmak zorunda kalmamalı.

Memur maaşlarına gelecek olursak, ilk altı ay için yüzde 11,54 zam yapılması planlanmış. Bu oran, ev kirasının yüzde 58,51 ve vergilerin yüzde 44 oranında arttığı bir ortamda yetersizdir. Ayrıca, asgari ücrete yapılan yüzde 30’luk zam da yetersizdir. 

Maaşı yüzde 11 artarken kirası yüzde 60 artan bir vatandaşın yaşam mücadelesi nasıl olacak? İnsanlarımız borç batağında, kredi kartı borçlarını ödeyemez hale geldi.

İktidar kendi payına gelince cömertçe zam yaparken, emekçilere ve emeklilere gelince adeta cimrilik yapıyor. TÜİK’e göre enflasyon yüzde 44,38 iken, ENAG’a göre yüzde 83,40. Yine de resmi enflasyon rakamının altında zamlar yapılıyor.

Bugün burada, aile hekimlerimizin güçlü bir mesajı var: “Üretimden gelen gücümüzü kullanıyoruz.” Bu hafta, bu güçlerini üçüncü kez iş bırakarak gösteriyorlar.

Bilindiği gibi, aile hekimlerimiz, Ekim 2024 tarihli ve kendileri tarafından “Eziyet Yönetmeliği” olarak nitelendirilen düzenlemeye karşı çıkıyorlar. Bu yönetmelikle ilgili olarak 6-10 Ocak tarihleri arasında üçüncü kez iş bırakacaklarını duyurdular. Ayrıca, 8 Ocak’ta tüm sağlık çalışanlarımız da onlara destek olmak için iş bırakacaklar.

Sağlık emekçilerimiz, para, performans ve cezalandırma dayatmaları olmaksızın çalışabilmeli ve halkımızın sağlık hakkına erişimi kesintisiz sağlanmalıdır.

Bu nedenle, “Eziyet Yönetmeliği”nin geri çekilmesi için parlamentoda gerekli girişimleri yapacağımızı belirtmek istiyorum. Aile sağlık merkezleri birer ticarethane değil, hastalar müşteri değil, sağlık emekçileri ise kesinlikle köle değildir. Bu anlayışla, aile hekimlerimizin yanında durmaya devam edeceğiz.

Son olarak, buradan, 6 aydır direnişlerini sürdüren ve dün kazanımla grevleri sona eren Polonez işçilerimizi de selamlıyor, mücadelelerindeki kararlılıklarını kutluyorum.”

Ayrıntılar gelecek…


Hayatınızın aşkını bakteriler seçiyor olabilir mi; bilim insanı Ali Rıza Akın anlatıyor | Bakterin Kadar Yaşa

Günün öne çıkan haberleri…

TIKLAYIN – CHP-DEM Parti heyeti görüşmesi sona erdi: “Tutumumuz bu konunun Meclis önderliğinde ilerlemesidir”

TIKLAYIN – Bahçeli: Farkındayım, tuzaklarla çembere alınmış zorlu yolculuk seferindeyiz; ön yargıları aşmak stratejik gayemiz

Vedat Milor’dan Kent Lokantası açıklaması: Hukuki yollara başvuracağım

TIKLAYIN – Mehmet Y. Yılmaz | Erdoğan gölgede kalmaya kararlı
 
TIKLAYIN – Ertuğrul Özkök: Yılın ilk tuhaf Netflix sorusu; son 1 yılda kaç ay yaşlandınız?
 
TIKLAYIN – Benzine zam geldi: Fiyatlar gece yarısı güncellendi

TIKLAYIN – Uçakta yolcunun üzerine tuvaletini yaptı; ‘business class’ yolcusu 8 saatlik yolculuğa sırılsıklam devam etti

TIKLAYIN – Siyasi partilerin üye sayıları açıklandı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir