Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yusuf Demir, ülke genelinde yaşanan yağış azlığı nedeniyle kış kuraklığının başladığını belirtti. Demir, özellikle bu dönemde kar yağışının beklenen seviyeye ulaşmadığını ve yağışlardaki düşüşün Türkiye’nin su varlığını olumsuz etkilediğini vurguladı. Prof. Dr. Demir, “Maalesef yağışların azlığından dolayı kış kuraklığı yaşamaya başladık. Bu aylarda hala ülkemizin pek çok yerinde kış mevsiminin etkilerini göremedik. Kar yağışı yeteri kadar alamadık” dedi. Yağışların azlığına dikkat çeken Demir, bu durumun küresel iklim değişikliğinin bir sonucu olarak her geçen yıl daha fazla hissedildiğini belirtti.
YAĞIŞLAR YÜZDE 40 AZALDI
Prof. Dr. Demir, son aylarda yağış miktarlarında ciddi bir azalma yaşandığını, özellikle kasım ayının ikinci yarısından itibaren bu azalmanın belirginleştiğini söyledi. Geçen yıl ile karşılaştırıldığında kasım ayında yağışların yüzde 40 oranında azaldığını ifade eden Demir, Karadeniz Bölgesi’nin Türkiye ortalamasının üzerinde olsa da geçen yılki seviyelere göre oldukça az yağış aldığını ekledi.
“Yıllardır ifade ettiğimiz gibi küresel iklimin etkilerini yaşamaya, her geçen gün artarak devam eden iklim değişimlerini görmeye devam ediyoruz. 2024 yılının son dönemlerinde belirli ölçülerde yağış alan ülkemiz, kasım ayının ikinci yarısından itibaren aralık ayı sonuna kadar Türkiye geneli baktığımızda maalesef ciddi anlamda yağışlarda düşüş meydana gelmiştir. Bu da yıllık ortalamanın oldukça altındadır. Kasım ayına baktığımızda toplamda geçen yıla göre yüzde 40’lık bir azalma yaşanmaktadır. Karadeniz Bölgesi, Türkiye ortalaması üzerinde olmasına rağmen geçen yılki yağışa göre oldukça az bir yağış almış durumdadır. Maalesef yağışların azlığından dolayı kış kuraklığı yaşamaya başladık. Bu aylarda hala ülkemizin pek çok yerinde ciddi anlamda kış mevsiminin etkilerini göremedik. Kar yağışı yeteri kadar alamadık. Türkiye’deki ortalama yağış miktarındaki düşüşler, ülkemize düşen toplam su varlığımızda ciddi anlamda azalma meydana getiriyor. Uluslararası meteoroloji müdürlüklerinde yapılan çalışmalarda 2025 yılı için ciddi anlamda uyarılar görmeye başladık. 2025 yılını kış ve yaz kuraklığı olarak ikiye ayırmak gerekir. Hatta bazı değerlendirmelerde 2025 yılında dünyanın 3’te 2’sinin ciddi anlamda su sıkıntısı yaşayacağı belirtiliyor. Dolayısıyla küresel iklimin böyle etkili olduğu bir dönemde çok dikkatli olmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
‘ACİL EYLEM PLANLARI HAZIRLANMASI GEREKMEKTEDİR’
Su kuraklığından kurtulmak için alınması gereken önlemlere ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Yusuf Demir, “2025 yılının, geçtiğimiz 2024 yılına göre çok daha zor olması bekleniyor. Tarımda ve sanayide tüketilen suyun kullanımını dikkatli planlamak gerekiyor. Ülkemizde öncelikle yapılması gereken, halkımızın suyu doğru kullanması için çalışmalar düzenlemektir. Artık kişisel çalışmalardan ziyade örgütlü ve planlı çalışmaların yürütülmesi zorunlu olmuştur. Yerel yönetimlerimizin de mutlak suretle acil eylem planları hazırlaması gerekmektedir. İlkbaharda düşen yağışın nasıl toplanacağı, yaz dönemine nasıl aktarılabileceği ve sıkıntı yaşayan belirli bölgelerde nasıl çözüm üretebileceği noktasında çalışmalara hız vermeleri gerekiyor. Bu dönemde çiftçilerimize de çok büyük sorumluluklar düşüyor. Artık suyu doğru kullanıp geleceğe taşımak hepimizin sorumluluğudur. Özellikle düşen yağış miktarının azalması maalesef yer altı sularımızı çok ciddi etkiliyor” dedi.