Özgürlüğüne kavuşan akademisyen ve öğrencinin gözünden İsrail esirliği

Hamas ile İsrail arasında yapılan esir takası anlaşması çerçevesinde, 90 Filistinli çocuk ve kadın esir, Batı Şeria’daki Ofer Askeri Cezaevinden gece saatlerinde serbest bırakıldı.

Bu kişiler arasında yer alan, işgal altındaki Batı Şeria’nın Ramallah kenti yakınındaki Birzeit Üniversitesinde öğretim görevlisi 33 yaşındaki Şattara, yaptığı açıklamada, özgürlükleri için ödenen bedel nedeniyle buruk bir sevinç yaşadıklarını ifade etti.

“ÖZGÜRLÜĞÜN BEDELİ ÇOK AĞIR OLDU”

“Özgürlüğün bedeli çok ağır oldu, Gazze halkı bunu canıyla ve evlerinin yıkılmasıyla ödedi. Ama biz bu bedelleri ödemeye hazır bir halkız. ” diyen Filistinli akademisyen, Ramallah’ın doğusundaki “Doğu Çiftliği” kasabasında yaşadığını, temmuz ayında İsrail tarafından idari tutukluluk kapsamında kendisine herhangi bir suçlama yöneltilmeksizin gözaltına alındığını anlattı.

Yaklaşık 7 ay aradan sonra serbest kalan Şattara, “Öncelikle Gazze halkının durumu nedeniyle buruk bir sevinç yaşıyoruz. Ama Gazze’nin yeniden ayağa kalkacağına ve öncesinden daha güçlü bir şekilde geri döneceğine inanıyoruz. Gazze yeniden inşa edilecek.” ifadelerini kullandı.

SERBEST KALAN ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİ DE ANLATTI

Gazze’deki ateşkes ve esir takası anlaşması kapsamında serbest bırakılan bir diğer isim ise Filistinli üniversite öğrencisi Emel eş-Şucaiyye, İsrail hapishanesinde yaşadıklarını anlattı.

22 yaşındaki üniversite öğrencisi Şucaiyye, yaptığı açıklamada, özgürlüğe kavuştukları için mutlu olmakla beraber, yeniden gözaltına alınabilecekleri yönünde endişelerinin olduğunu söyledi.

İsrail hapishane yönetiminin kadın mahkumlara yaptığı ihlallere tanık olduğunu aktaran Şucaiyye, zihinlerinde acı dolu hatıralarla çıktıklarını dile getirdi.

İşgal altındaki Batı Şeria’nın Ramallah kentinin Deyr Cerir beldesinde yaşayan Şucaiyye, demir parmaklıklar arkasında yaşadığı zorlu günleri, “Her gün baskı ve işkence gördük. Eşyamız elimizden alındı. İlaç ve gıda yok. Dondurucu soğuk ve çıplak teftiş gibi ihlallere maruz kaldık. Kadın mahkumların mahremiyetleri ihlal ediliyor. Her gün koğuşlarda baskın ve çıplak arama yapıyorlar.” sözleriyle özetledi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir