Kartalkaya’da facia… Grand Kartal Otel’deki yangında görgü tanıkları konuştu: ‘Gözümüzün önünde insanlar can verdi’

Bolu Kartalkaya’da Köroğlu Dağları’nın zirvesinde yer alan Grand Kartal Otel’de  yangın çıktı. Alevler kısa sürede oteli sardı.

İhbar üzerine bölgeye kent merkezi, ilçeler ve çevre illerden çok sayıda itfaiye, AFAD, UMKE ve sağlık ekibi sevk edildi.

RESTORANDA BAŞLADI

Bolu Valisi Abdulaziz Aydın, yangının 4’üncü kattaki restoran bölümünde başladığını ve üst katlara sıçradığı söyledi. 

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “Maalesef vefat edenlerin sayısı 10’a yaralı sayısı 32’ye yükselmiştir” dedi.

GÖRGÜ TANIKLARI KONUŞTU

Son olarak, Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde otelde çıkan yangında yaşananları görgü tanıkları anlattı.

Görgü tanığı Barış Salgür, yandaki otelde çalıştığını, mesaisi bittikten sonra odasına geldiğini, sesler üzerine dışarı çıktığında herkesin pencereden “imdat” diye bağırdığını gördüğünü söyledi.

DİREKT KENDİLERİNİ ATTILAR”

Telaşlandıklarını, otelin üst tarafında dumanları gördüğünü aktaran Salgür, “İp, yastık, yorgan getirdik. İtfaiye bekliyorduk, herkes orada bağırıyordu. 2 saat falan sürdü. İtfaiye gelmeden üst kısım yanmaya başladı. Orada 2 kadın vardı. Direkt kendilerini attılar. İtfaiye geldiği zaman bizi geri çektiler, itfaiye müdahale etti. Biz ipi atabildiğimiz kadar ileriye atmaya çalıştık. Orada yaşlı adam vardı, o bağladı. Tutunmaya çalıştı ama eli kaydı düştü, ayağı kırıldı. Ona yardımcı olmaya çalıştık” diye konuştu.

Yardıma gelenlerden İdris Bilgin de sabah saat 06.00 sıralarında bölgeye vardığını, cenazelerin çıkarılmasına yardımcı olduğunu anlattı.

Yandaki otellerden battaniye alarak bölgeye getirdiğini ifade eden Bilgin, “Geldiğimde otel yanıyordu. Ekipler yangını söndürmeye çalışıyordu. Elimizden geldiği kadar yardımcı olmaya çalıştık” dedi.

“YATAKLARLA ÖNÜNE GEÇMEYE ÇALIŞTIK”

İnsanların yangının dehşetiyle camlardan atladığını aktaran Atmaca, yardımcı olmak için yatak getirerek yere koyduklarını kaydetti.

Atmaca, böylece insanların sert zemine düşmesinin önüne geçmeye çalıştıklarını dile getirerek, “Çabamız ne kadar faydalı oldu, onu bilemiyorum. Gözümüzün önünde insanlar can verdi, bu durum psikolojimizi bozdu. Sonra itfaiye geldi ama otelin yüksek olması itfaiyenin çalışmasını zorlaştırdı. Biz de yardımcı olmak için battaniye, yatak getirdik. İnsanlar çocuklarıyla pencereden atlamayı düşünüyordu. ‘Battaniye falan getirin.’ diyordu, Allah’tan o ara itfaiye geldi de çocuğu kurtardı. Kurtarma çalışmaları hızlı olsa da alan geniş olduğu için çoğu insan gözümüzün önünde can verdi” ifadelerini kullandı.

“ÜST KATLARDAKİ İNSANLAR ÇIĞLIK ÇIĞLIĞAYDI”

Otelin 3’üncü katında konaklayan Atakan Yelkovan, “Tanıdıklarım kurtuldu ama ben yine de bekliyorum. İçeride önemli eşyalarımız var, hem onları belki kurtarabiliriz hem de içeriden haber alırız diye bekliyoruz. Yangın kokusunu eşim aldı. Biz kısmen erken indik. Alarm çalmadı. 2 kat yanıyordu herhalde. Biz üst kata çıkmaya çalıştık ama çıkamadık, alevler vardı. Alt kata indik. Sonra buraya geldik. Etrafta itfaiye de yoktu. İtfaiyenin aşağıdan gelmesi yaklaşık 1-1,5 saat sürdü. Bu sırada 4’üncü, 5’inci katlar yanıyordu. Üst katlardaki insanlar çığlık çığlığaydı. Çarşaf sarkıttılar, kimisi içeri girmeye çalıştı, kimisi atlamaya çalıştı. Çocuğu içeride olan, arkadaşı içeride olan vardı. Yangın merdiveni yoktu. Biz 3’üncü kattaydık” dedi.

Yelkovan, yangının ardından civardaki otellere sığındıkları da sözlerine ekledi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir