76 vatandaşımıza mezar olan otelle ilgili sorgulamalar ve orta çıkan şüpheler artarak devam ediyor. İtfaiye raporu aldı mı, son yönetmeliğe uygun tadilat yapıldı mı, denetimler oldu mu, alınan belgeler güvenilir mi vb. soruların yanıtlarına odaklandık.

Uzmanlara göre böyle ünlü ve büyük bir otelin sigortalanmış olması gerekir. Peki kurumları ve araçları kılı kırk yararak inceleyen, en ufak bir eksiklikte onay vermeyen sigorta şirketlerinden hangisi, nasıl bu otele imza attı?

SİGORTA ŞİRKETİ VAR MI, HANGİSİ?

Bir işletme sahibi, oteline yangın sigortası yaptırmak istediğinde, sigorta şirketi o yapının güvenliğine ait belgeleri istiyor. İstenen belgeler arasında itfaiye raporu ve iş güvenliği uzmanın hazırladığı acil durum raporu gibi önemli belgeler yer alıyor. Sigorta şirketine verilecek raporların, yönetmeliğin son haline uygun olması gerekiyor. Şirket ayrıca risk analiz raporu için risk mühendisini görevlendiriyor. Sigortaya verilen raporlar yeterli görülmediğinde, ilgili uzman kişi görevlendiriliyor. Tesisin yangına karşı mevcut önlemleri sil baştan kontrol ediliyor. Böylece sigorta şirketi, binanın yangın açısından ne kadar risk taşıdığını kesinleştiriyor. Ortaya binanın risk analiz raporu çıkıyor. Eğer burada bir eksiklik olursa, sigorta şirketi onay vermiyor.

Diyelim ki siz, eski yönetmelik maddelerine göre binanıza ruhsat aldınız…bu durumda sigorta şirketi sizin bu eksikliğinizi tespit ediyor. Eksiklik, binada büyük çaplı bir tadilat gerektirse bile bunu mecburen yerine getirmeniz gerekiyor.

YÖNETMELİKTEKİ ÇARPICI MADDELER: UYGUALANDI MI?

Bolu’daki facia, tam bu noktada bazı şüpheleri gündeme getiriyor. Yangın denetiminin temelini oluşturan “ Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik”te oteller için şu tür kritik zorunluluklar var.

Grand Kartal Otel’in bu ve benzeri şartları yerine getirip getirmediği tartışılıyor. Sigorta şirketlerinin rolü de tartışmanın bu şekilde merkezine yerleşiyor.

Peki Kartalkaya’daki otel, sigortalanmadıysa… Bu durumda denetlemenin en son yapıldığı tarih ve yine yönetmeliğe uygun olup olmadığı konusu öne çıkıyor.

Denetleme konusunda Odatv bir uzman görüşüne başvurdu. Yangın önleme sistemlerini kuran bir şirket yetkilisi Mustafa Çakır, Türkiye’de denetimlerin neden sağlıksız olduğu konusunda şunları söyledi:

İSTERSEN DENETLETİRSİN, İSTEMEZSEN…

“Maalesef, ülkemizde bu tür yerlerin yangın denetimi yapılmıyor. O şirket, tesisini açana kadar gerekli kontroller sağlanıyor… Tabii o kontroller de tartışmalı ama eski yönetmeliğe uygun bina diktiniz diyelim… Sonraki süreçte kamu adına bir denetim söz konusu değil. Bina ruhsatı alınırken verilen itfaiye raporunun son mevzuata uygun olup olmadığı konusunda siz isterseniz, akredite bir firmaya denetim yaptırabilirsiniz. İstemezseniz yaptırmazsınız. Yoksa itfaiye sizi yıllık olarak düzenli denetlemez.

KURANLA DENETLEYEN FARKLI OLMALI

“Örneğin ben, bir merkeze yangın önleme sistemlerini kurduğumda, bizim de düzenli olarak bir başka akredite şirketçe denetlenmemiz gerekiyor.

Denetleme ve zorunluluklar ne zaman bizi sıkıştırıyor? Birisi bir banka kredisi almak istediğinde veya işyerini sigortalamaya çalıştığında… Sigorta şirketinin, mecburen o binanın risk analizini doğru ölçmesi gerekiyor ki sonrasında büyük bir bedel ödemesin. Bu nedenle sigorta şirketlerinin, sigortaladığı binalarda genel olarak bu tür riskler az alıyor. Ülkemizde bu meselenin bir standartının olması gerekiyor.”

Osman Erbil