Üç işçi konfederasyonunun genel başkanı “vergide adaleti sağlanması” için TBMM’ye gidecek

T24 Haber Merkezi

TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay , HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “vergide adaleti sağlanması” ve çalışanların ve emeklilerin sorunlarına çözüm getirilmesi için TBMM’de partilerin grup başkanvekillerine ortak ziyaretlerde bulunacak. Geçen temmuz ayında ortak açıklama yaparak taleplerini dile getiren üç genel başkan, Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş‘tan da destek isteyecek.

Türk-İş, Hak-İş ve DİSK genel başkanları vergi adaleti sağlanması ve emekliler ile çalışanların sorunlarına çözüm getirilmesi talebiyle yarın ve çarşamba günü, TBMM’de partilerin grup başkanvekillerine ortak ziyaretlerde bulunacak.

Bu kapsamda CHP, MHP, AKP, Gelecek-Saadet Grubu ve İyi Parti ziyaret edilecek. CHP, MHP ve İyi Parti’nin grup başkanvekilleri ile görüşecek olan üç genel başkanın, AKP Grup Başkanı Abdullah Güler ve Gelecek-Saadet TBMM Grup Başkanı Selçuk Özdağ ile bir araya gelmesi bekleniyor. Çerkezoğlu, Atalay ve Arslan’ın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Mehmet Muş ile de görüşmesi planlanıyor.

DİSK, TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ genel başkanları, 9 Temmuz 2024’te ortak bir açıklama yaparak, taleplerini içeren bildiri yayımlamıştı.

“Vergide Adalet İstiyoruz” denilen bildiride, ücretlerin vergilendirilmesinde mevcut tarife ve artan oranların çalışanları mağdur ettiği vurgulanarak, 2002 yılında brüt asgari ücret 222 TL ve gelir vergisi tarifesinin ilk basamağı 3 bin 800 TL iken; gelir vergisi tarifesinin ilk basamağının asgari ücretin 17 katı olduğuna dikkat çekilmiş, bu oranın günümüzde 5,5 katına kadar gerilediği vurgulanmıştı.

“Vergi sistemi yeniden düzenlenmeli, asgari ücret acilen artırılmalı”

Bildiride, “Geçmiş yıllarda yılın son aylarına kadar ikinci vergi dilimine girmeyen birçok işçi, günümüzde Mart ayında ikinci vergi dilimine girmekte, yılda bir buçuk aylık ücretini vergi olarak ödemektedir. Vergi dilimleri başlangıcının düşük ve sonrasında tarife aralığının dar olması nedeniyle, bu durum işçinin eline geçen net tutarın ve satın alma gücünün azalmasına, refahının düşmesine neden olmaktadır. Bu sistem adil değildir. Hayat pahalılığının dar ve sabit gelirli kesimleri daha da zorladığı bu şartlarda sürdürülebilir de değildir. Az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınmalıdır. Vergi sistemi, gelir adaleti dikkate alınarak yeniden düzenlenmeli, aile yükümlülükleri esas alınarak farklılaştırılmalıdır” ifadeleri yer almıştı.

Bildiride vergi matrahının eskiden olduğu gibi ücretli çalışanların lehine farklılaştırılması, asgari ücret sonrası ilk vergi basamağı için uygulanacak oranın da yüzde 10 olması talep edilmişti.

Enflasyonla mücadelenin ücretleri düşük tutarak sağlanamayacağı belirtilen bildiride, asgari ücretin acilen artırılması çağrısında bulunulmuştu.

Bildiride, kamuda ücret dengesizliğinin sona erdirilmesi, en düşük emekli aylığının asgari ücret tutarında olması, sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılması, 696 sayılı KHK kapsamı dışında bırakılan kamu taşeron işçilerinin daimi kadroya geçirilmesi, tasarruf tedbirleri gerekçesiyle çalışanların haklarının aşındırılmaması, iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı insan onuruna yakışır yaklaşımların esas alınması ve çalışma hayatında ayrımcılığın son bulması talepleri dile getirilmişti. (ANKA)