Almanya Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser ve Federal Kadın Bakanı Lisa Paus, 18 Kasım Pazartesi günü başkent Berlin’de düzenledikleri ortak basın toplantısında, ‘kadınlara yönelik cinsiyet temelli suçlara’ ilişkin ilk durum raporunun sonuçlarını kamuoyu ile paylaştı. Federal Kriminal Polis Dairesi Başkan Yardımcısı Michael Kretschmer’ın da katıldığı toplantıda paylaşılan veriler, kadın ve kız çocukların sırf kadın ve kız çocuk olmalarından dolayı maruz kaldıkları suç eylemlerini ortaya koydu.
Raporda, kadın ve kız çocuklara yönelik şiddet olaylarının yanı sıra siyasi saikli suçlar ve suç teşkil eden eylemler kapsamında kadın düşmanlığı kaynaklı suçlar hakkında da bilgi verilirken, İçişleri Bakanlığı’nın resmi internet sitesinden yapılan açıklamada, rapordaki bulguların kadın ve çocukların şiddet ve diğer suçlardan korunması için alınan önlemlerin artırılmasının önemini gösterdiğine işaret edildi. Rapora göre, 2023 yılında kadın ve kız çocuklara yönelik şiddet ve diğer suçlar, bir önceki yıla göre artış gösterdi.
52 BİNİ AŞKIN KADIN VE KIZ ÇOCUK CİNSEL ŞİDDETE UĞRADI
Bakanlığın açıklamasında, yayınlanan durum raporunun İstanbul Sözleşmesi’nin temel bir gereği olduğunun altı çizildi. Rapordaki bilgilere göre, 2023’te Almanya’da 938 kadın ve kız çocuk, cinayete ya da cinayet teşebbüsüne maruz kaldı. Bu, söz konusu suçların toplam mağdurlarının yüzde 32,3’üne tekabül ediyordu. Bu suç eylemlerinin 80,6’sının kadınların ilişkileriyle bağlantılı işlenen cinayet veya cinayet teşebbüsü olduğu ifade edildi. Rapora göre, 2023’te 360 kadın ve kız çocuk öldürüldü. Raporda, bu duruma ilişkin olarak geçtiğimiz yıl ‘hemen her gün bir kadın cinayetinin işlendiği’ değerlendirmesi yapıldı.
Rapordaki veriler, rapor döneminde 52 bin 330 kadın ve kız çocuğun cinsel suç eylemlerine maruz kaldığını, bu kişilerin yarısının 18 yaşından küçük çocuklar olduğunu da ortaya koydu. Rapora göre, dijital ortamda yaşanan şiddet eylemleri de geçen yıl artış gösterdi. 2023 yılında en az 17 bin 193 kadın ve kız çocuk, dijital şiddete uğradı. Bu bağlamda ‘siber ısrarlı takip’ (Cyberstalking) de dijital şiddet suçları kapsamında değerlendirildi. Rapora göre, bir önceki yılla karşılaştırıldığında, toplam sayı yüzde 25 arttı.
KADIN DÜŞMANLIĞI KAYNAKLI SUÇ EYLEMLERİ DE MERCEK ALTINDA
Yüzde 70,5’lik oranla Almanya’da gerçekleşen ev içi şiddet olaylarının açık ara en büyük mağdurlarının kadınlar ve kız çocuklar olduğuna işaret edilen rapora göre, ev içi şiddete maruz kalan kadın ve kız çocukların sayısı bir yılda yüzde 5,6 arttı. Bu sayının 2022’de 171 bin 76, 2023’te ise 180 bin 715 olduğu belirtilen rapor, partner şiddeti ve aile içi şiddeti ‘ev içi şiddet’ kategorisinde değerlendirdi. Partner şiddetinin yüzde 79,2’sinin, aile içi şiddetin ise yüzde 54’ünün mağdurlarının kadınlar ve kız çocuklar olduğu belirtildi.
Rapor, siyasi saikli suç eylemlerinin bir parçası olarak kadın düşmanlığı bağlantılı eylemleri de mercek altına aldı. Buna göre, 2022 yılında bu tür vakaların sayısı 206 iken, rapor dönemi olan 2023 yılında bu sayı yüzde 56,3’lük bir artışla 322’ye yükseldi.
Öte yandan, rapor, hem faillerin hem de mağdurların büyük bir çoğunluğunun Almanya vatandaşı olduğuna da dikkat çekti. Kadınların maruz bırakıldığı insan kaçakçılığı suçlarında ise hem failler hem mağdurlar arasında daha fazla yabancı ülke vatandaşı olduğu belirtildi. Rapora göre, 2023 yılında 591 kadın ve kız çocuk, cinsel saiklerle işlenen insan kaçakçılığı eylemlerine maruz kaldı. Burada da bir önceki yıla göre yüzde 6,9 artış yaşandı.
(DIŞ HABERLER SERVİSİ)
