Acıdan kızaran gözlere İbn-i Sina reçetesi! Suyunu balla karıştırınca yanmayı alıyor

Posted by

Eski tıp bilginlerinden İbn-i Sina, narın sindirimi kolaylaştıran, bedeni toksinlerden arındıran ve enerjiyi artıran özelliklerini eserlerinde öne çıkarmıştır. Günümüzde ise bu bilgiler, bilimsel araştırmalarla desteklenerek daha geniş bir anlam kazanmıştır. Ancak narın mucizevi faydalarının yanı sıra, doğru şekilde tüketilmediğinde mide asidini artırma ya da ilaçlarla etkileşime girme gibi zararları da olabileceğini bilmek önemlidir. Şimdi narın faydalarını, zararlarını ve İbni Sina’nın bu meyveye dair önerilerini yakından inceleyelim.

ZENGİN BESİN DEĞERLERİNE SAHİP

Nar, C vitamini, K vitamini, potasyum ve lif bakımından oldukça zengin bir meyvedir. Ayrıca içeriğinde bol miktarda barındırdığı polifenoller, antosiyaninler ve tanenler sayesinde ise güçlü bir antioksidan kaynağıdır. Bu bileşenler, hücre hasarını önlenmesine destek olur ve yaşlanmayı geciktirir. Ayrıca kronik hastalıklara karşı da doğal bir koruma sağlar.

İBN-İ SİNA’NIN REÇETESİ

İbn-i Sina, eserlerinde narın özellikle mideyi güçlendirdiğini, sindirimi kolaylaştırdığını ve toksinleri temizleyerek kan dolaşımını desteklediğini belirtmiştir. Ayrıca, ekşi narın ateşi düşürücü etkisi olduğundan ve bağışıklık sistemini desteklediğinden de söz etmiştir. Tatlı ve olgunlaşmış narları, enerji verici ve güçlendirici bir meyve olarak önermiştir. Ayrıca bal ile karıştırılmış ve belirli bir süre güneşte bekletilmiş nar suyunun göz yanması sorununa iyi geleceğini de söylemiştir.

KALP KRİZİ RİSKİNİ AZALTIYOR

Nar suyu, kan basıncını düşürerek kalp sağlığını destekleyici etkiler sağlar. Antioksidan yapısı sayesinde ise damar tıkanıklığını önleyici ve kötü kolesterol seviyesini düşürücü faydaları vardır. Ayrıca yapılan araştırmalar, düzenli nar tüketiminin kalp krizi riskini azalttığını ortaya koymuştur.

İNCE ÇİZGİLERİ YOK EDİYOR

Nar, içerdiği güçlü antioksidanlar, özellikle punikalajin ve antosiyaninler sayesinde cilt sağlığını destekleyici etkiler sunar. Bu bileşenler, cilt hücrelerini serbest radikallerin zararlı etkilerinden korur, hücre yenilenmesini teşvik eder ve cildin daha genç ve sağlıklı görünmesine katkı sağlar. Özellikle ciltteki ince çizgilerin görünümünü azaltma ve elastikiyeti artırma özellikleri, nardan elde edilen doğal bileşenlerin popülerliğini artırmıştır.

SAÇ DÖKÜLMESİNİ AZALTIYOR

Nar, saç köklerini besleyici ve güçlendirici özellikler sunar. İçerdiği antioksidanlar saç derisindeki kan dolaşımını artırarak, saç köklerine daha fazla oksijen ve besin ulaşmasına yardımcı olur. Bu durum ise dolaylı yoldan saç dökülmesini azaltabilir ve saçların daha sağlıklı uzamasına katkıda bulunabilir. Nar çekirdeği yağı gibi ürünler, saç bakımında doğal bakım ürünü olarak kullanılır.

KABUKLARINI ÇÖPE ATMAYIN

Narın sadece taneleri değil, çekirdeği ve kabukları da sağlığa faydalıdır. Mesela nar çekirdeği yağı, cilt için nemlendirici bir özelliğe sahiptir. Kabukları ise sindirimi düzenleyici çaylar yapımında kullanılır. Ancak kabukları kullanılarak yapılan bu çayın da aşırı tüketimi zehirlenme gibi durumlara yol açabileceğinden ötürü, bu noktadan doktor kontrolünde tüketilmesi ya da en az miktarda kontrollü tüketimi yapılması gerekir.

BİLİNÇSİZ TÜKETİLDİĞİNDE MİDE ASİDİ YAPIYOR

Nar, aşırı tüketildiği taktirde mide asidini artırabilir ve hassas mideye sahip kişilerde rahatsızlığa neden olabilir. Nar çekirdeklerinin fazla tüketimi sonrasında bağırsak tıkanıklığı gibi sorunlar gözlemlenebilir. Ayrıca, nar suyu bazı ilaçlarla etkileşime girebilir, bu nedenle düzenli ilaç kullanan kişilerin doktora danışması önerilir.

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir