Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard, tüm devletleri, UCM tarafından aranan kişileri tutuklayıp teslim ederek mahkemenin kararına ve evrensel uluslararası hukuk ilkelerine saygı göstermeye çağırdı. “Hiçbir yer, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlediği iddia edilen kişiler için ‘güvenli liman’ olamaz” diyen Callamard, şunları söyledi:
CEZASIZLIK SONA ERMELİ: Uluslararası adaletin çarkları, nihayet Filistin ve İsrail’de işlenen savaş suçları ve insanlığa karşı suçlardan sorumlu olduğu iddia edilen kişileri yakaladı. Bugünkü tutuklama kararları adalet için tarihi bir dönüm noktasını temsil etmekte ve İsrail ile İşgal Altındaki Filistin Toprağı’ndaki insan hakları krizinin merkezinde yer alan ısrarlı ve yaygın cezasızlığın sona ermesi için bir başlangıç olmalı.
HUKUK İLKELERİNE SAYGILI OLUNMALI: Başbakan Netanyahu, artık resmen aranan bir adamdır. Netenyahu’nun yanı sıra Gallant ve Muhammed Deif olarak bilinen Muhammed el Masri hakkındaki iddianamelerin ardından, UCM üyesi devletler ve tüm uluslararası toplum, bu kişiler UCM’nin bağımsız ve tarafsız yargıçları önünde yargılanana kadar hiçbir şeyden çekinmemeli. Hiçbir yer, savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar işlediği iddia edilen kişiler için ‘güvenli liman’ olamaz.
Şimdi, UCM üyesi tüm devletlerle, ABD ve İsrail’in diğer müttefikleri de dâhil olmak üzere UCM’ye taraf olmayanları, UCM tarafından aranan kişileri tutuklayıp teslim ederek mahkemenin kararına ve evrensel uluslararası hukuk ilkelerine saygılarını göstermeye çağırıyoruz.
DÜNYADAKİ HER DEVLETİN YÜKÜMLÜLÜĞÜ: Üst düzey yetkililerin işledikleri suçlardan dolayı hesap vermelerinin sağlanması İsrail ve İşgal Altındaki Filistin Toprağı’nda devam eden hak ihlallerinin sona erdirilmesi yönünde atılacak çok önemli bir adımdır ve İsrail’in hukuksuz işgali ve apartheid sistemi altında Filistinlilere yönelik devam eden mülksüzleştirme ve baskıların ele alınmasına yardımcı olacaktır.
UCM’nin Netanyahu ve Gallant hakkındaki tutuklama kararları, Cenevre Sözleşmelerinin ‘ağır ihlali’ anlamına gelen savaş suçunu kesin bir şekilde içermektedir. Dünyadaki her devlet, failin veya mağdurun uyruğu ne olursa olsun, bu tür ‘ağır ihlalleri’ işlediği iddia edilen kişileri adalet önüne çıkarmakla yükümlüdür.
(HABER MERKEZİ)