Bakan topu itfaiyeye atmıştı: Bakın itfaiyenin yetkisi nasıl alınmış
Bolu Kartalkaya kayak merkezindeki Grand Kartal Otel’deki yangında çok sayıda kişi hayatını kaybetti. İlk ortaya çıkan görüntüler hiçbir yangın tedbirinin alınmadığını gözler önüne serdi.
DUVAR’ dan Bahadır Özgür’ün haberine göre, meselenin sadece bununla sınırlı olmadığı anlaşıldı. İnsanlar bir kez daha denetimsizliğin, rantın kurbanı olarak hayatlarını kaybettiler. Çünkü uzmanlar tam da böyle olaylar için yıllar önce uyararak “Eğer müteahhitlerin istediği değişikliği gerçekleştirirseniz itfaiyeyi çökertirsiniz. Denetimsizlik artar.” demişlerdi.
KARTALKAYA’DAKİ FACİANIN YOLUNU AÇAN NE?
2027 yılında, ‘Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’, yayınlandı. Uzmanlar yönetmeliğin eksikliklerle dolu olduğunu dile getirdi. Bununla birlikte, iktidar yönetmelikten 5 yıl sonra denetime büyük bir değişiklik meydana getirdi.
5 Nisan 2012 günü Resmi Gazete’de bir Bakanlar Kurulu kararı yayımlandı. Yönetmelikte bir dizi değişiklik yapıldı. Değişikliklerin adı ise şu şekildeydi: “Kamu Kurum ve Kuruluşlarına İşçi Alınmasında Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik ve Bazı Yönetmeliklerde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik”
O dönem uzmanları dışında pek kimsenin dikkatini çekmeyen çarpıcı bir madde de eklenmişti. İşte o madde ileride oluşacak yangın felaketlerinin de yolunu açmış oluyordu. Çünkü Binaların Yangından Korunması Hakkında Yönetmelik’te de tek bir cümle değiştiriliyordu.
BİR CÜMLE DEĞİŞTİRİLDİ
Yönetmeliğin 6. maddesinin 4. Fıkrasında şu ifadeler yer alıyordu: “Projeler; ilgili belediye itfaiye birimlerinin uygun görüşü alındıktan sonra, ruhsat vermeye yetkili merciler tarafından onaylanarak uygulanır.”
Bu maddeyi şöyle değiştirildi: “Projeler; ruhsat vermeye yetkili merciler tarafından onaylanarak uygulanır.” Yani “itfaiye birimlerinin görüşü” alınır kısmı yok edildi.
Aynı tarihlerde, Şehircilik ve Çevre Bakanlığı tarafından “Yapı kullanma izinlerinde başvuru sahibinden bilgi ve belge istenmesine ilişkin esaslar” başlığı altında hazırlanan değişiklikler, 3 Nisan 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi. Değişiklikte şöyle deniliyordu:
“Yapı kullanma izni vermeye yetkili idarece, başvuru sahibinden kullanılan malzemenin irsaliye ve faturası, doğalgaz uygunluk belgesi, yangın güvenlik (itfaiye) raporu, sığınak raporu, emlak alım vergisi ilişik kesme belgesi, yapı denetim kuruluşu tarafından gerçekleştirilen temel, toprak ve ısı yalıtım vizeleri başta olmak üzere herhangi bir vize işlemi için ilgili idarece hazırlanacak onay belgesi, çevre düzenine ilişkin yazı, işgaliye borcu olmadığına ilişkin yazı, vergi dairelerinden vergi borcu olmadığına ilişkin belge, belediye tarafından alınan vergi ve harçların makbuzları ve buna benzer belgeler istenmez.”
“SEVİNEN İNŞAAT MÜTEAHHİDİ, ARADA EZİLEN VATANDAŞ OLACAK”
Değişiklikler sonrasında konunun uzmanı olan pek çok isim uyarıda bulundu, tepki gösterdi. Onlardan birisi de İTÜ Makine Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Abdurrahman Kılıç’tı. Yangın ve Güvenlik dergisinin 170. Sayısında değişiklik ile ilgili şunları yazmıştı:
“Çevre Bakanlığı’nın yayımladığı genelge doğrultusunda, yangın projeleri itfaiye elemanlarınca incelenmeyecek ve iskan kontrolleri itfaiye tarafından yapılmayacak. Yangın projelerinin incelemesini ve iskan kontrollerini ilçe belediyeleri yapacak. Önleme, kurtarma ve söndürme olmak üzere üç sacayağı üzerine kurulu olan itfaiyenin bundan sonra bir ayağı olmayacak. Daha doğrusu böyle bir kuruma artık itfaiye demek de doğru olmayacak.
Belki Tulumbacılığa dönüş demek daha doğru olur. İtfaiye sadece bina kullanılmaya başladıktan sonra denetim yapacakmış. Denetim yapsa da yetkisi olmadığından sadece göstermelik olacaktır. Sevinen inşaat müteahhidi, arada ezilen vatandaş olacak. Avrupa’da projelerin itfaiye tarafından incelenmediği Türkiye’den başka bir ülke gösterilemez. Bürokrasiyi azaltmak düşüncesiyle Başbakanlık tarafından, inşaat lobisi ve TOKİ’nin taşeronlarının baskısıyla, yangın yönetmeliği değiştirildi.”