Barzani’den Bağdat’a ültimatom… Referandum ve petrol istiyor… Memura maaş vermiyor… Odatv Irak Türkleri Derneği’ne sordu

Neçirvan Barzani, Bağdat’ta görüşmeler yaptığı sırada Erbil’den merkezi hükümete karşı sert bir bildiri yayımlandı. Konu yine Kerkük petrolleri ve gaz sahaları. Barzani bir süredir kamu maaşlarını ödeyemiyor. Anlaşmazlığı, Irak Türkleri Derneği Başkanı yorumladı.

Irak’ın kuzeyindeki petrol gelirlerine sahip Barzani yönetiminin gözü yine Kerkük ve diğer ihtilaflı bölgelerin yeraltı zenginliklerinde. Şimdi de Bağdat’a karşı ültimatom niteliğinde bir bildiri yayımladılar. Bildiride merkezi hükümetin uygulamaları hedef alındı ve söz konu bölgeler için referandumun gerekli olduğu hatırlatması yapıldı. Anayasanın ilgili maddelerine gönderme yapılan bildiride şöyle denildi:

GELİRLERİ PAYLAŞMAKLA YÜKÜMLÜ

“2005 Irak Anayasası’nın 112. maddesi, federal hükümet ve bölge hükümetinin daha önce keşfedilen (eski) petrol ve gaz sahalarını, Kerkük ve çevre bölgelerdekiler gibi, ortaklaşa yönetmesi gerektiğine işaret ediyor. Ayrıca Bağdat, daha önce keşfedilen (eski) sahaların gelirlerinin paylaşımı konusunda bölge ile anlaşmaya varmakla yükümlüdür. Şimdi federal hükümet, anayasa maddelerini genel olarak ve özellikle 140. ve 112. maddeleri dikkate almadan petrol ve gaz sözleşmeleri imzalamaya çalışıyor “

ANA HEDEF TÜRKMEN BÖLGELERİNİN KAYNAKLARI

Odatv’ye konuşan Irak Türkleri Derneği Başkanı Eyüp Kerem ise bölgesel yönetimin tamamıyla haksız olduğunu şu sözlerle anlattı: Bu açıklama ile diyorlar ki: “Kendi bölgemdeki her şeyin tek sahibi ben olurum. Diğer bölgelerde de elinizdekine ortak olurum. Burada en önemli husus şu tartışmalı bölgeler… Tabii en başta Kerkük geliyor. Kalan ilçe ve diğer bölgeler de tamamen neredeyse Türkmeneli bölgesinin, işte Musul’un belli başlı noktaları ya da Türkmenli’nin diğer ilçeleri… Bunlar geçmişten bugüne asimilasyonları ile değiştirilmeye çalışılmış olsa da tamamen Türkmen bölgeleridir.

140 MADDE ŞU AN UYGULANABİLİR Mİ?

“140. madde normalde neydi? Bu madde, ilk çıktığı zaman, 2005 yılında bizim de savunduğumuz bir maddeydi. Çünkü Kerkük ve diğer Türkmeneli bölgeleri Saddam döneminde Araplaştırılmış bir bölgeydi. Araplaştırılmaya çalışılmış bir bölgeydi. Buna karşılık, 2003’ten sonra çok ciddi olarak, şehre bir Kürt nüfusu sistematik bir şekilde göç ettirildi. Yani Saddam döneminde işgal edilen bölgeler geri kazanılsın, şu olsun, bu olsun… derken kendileri de aynı şeyi yaptılar. Bu yüzden bu madde bugün uygulanabilirlik açısından sağlıklı değildir. Burada tabii 2017’de yaptıkları sözde referandumu yine öne sürmüşler. Daha birkaç ay önce yapılan nüfus sayımında bile ne tür oyunların yapıldığına hep beraber şahit olduk. Bir günde 300.000’den fazla kişinin şehre girildiğini ve geri çıktığını gördük.

ÇALIŞANLARIN İSİMLERİNİ VERİN: ‘VERMEYİZ’

Kerem, son aylarda bölgesel yönetimin kamu maaşlarını ödeyememesi ve bunları Bağdat’tan istemesi noktasın şu tespitlerde bulundu: “Bağdat hükümetinin söylediği şey şu. ‘Bu insanların maaşını bizden talep ediyorsanız, bunların isimlerini ve bilgilerini bizimle paylaşın.’ Tıpkı Türkiye’deki gibi, çalışanların banka hesaplarına direkt olarak yatırılan bir sistemi uygulayalım diyorlar. ‘Biz bu ödemeleri merkezden çalışanlara yapalım.’

Bölgesel yönetim ise buna karşılık diyor ki, ‘Hayır bu isimleri bildirmeyiz… Size kaç kişi olduğunu veririz, siz bu ödemeleri bize yaparsınız…’ Tabii burada bir şaibe söz konusu. Bazı hayalet isimlerin bir şekilde oraya yerleştirildiği gündemde… Irak merkezi hükümetinin haklı olduğu bir durum var. Ama bölgesel yönetim, Irak’ın şımarık çocuğu rolünü oynamaya devam ediyor.”

Osman Erbil

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir