Depremzede emekliler isyan etti: ‘Yoksulluk ölümdür, erken seçim istiyoruz’
Adıyaman’ın kent merkezinde emekliler geçinemediklerini belirterek çalışmak zorunda olduklarını söyledi.
69 yaşındaki seyyar satıcı, “Günde 50-100 lira ekmek parası kazanıyoruz. Yok, geçinemiyoruz. Biz fakir adamız, ne yapalım” dedi.
75 YAŞINDAKİ EMEKLİ HAMALLIK YAPIYOR
75 yaşındaki emekli Hüseyin Karakuş, hamallık yaptığını belirterek, “Emekliyim, geçinemiyorum. Her şey pahalanmış bir şey alınmıyor. Rezillik. Ölüm ölüm değil yoksulluk ölümdür. Para yok ki toruna vereyim. Zor geçiniyoruz. Suriye’ye bakacağına Türkiye’nin fakirine baksın” diye konuştu.
65 yaşında tespih satan emekli Habip Öztekin ise “Geçinemiyoruz, geçinebilsek bu tespihleri satmayız. 14 bin 469 lirayla kim geçinebiliyorsa gelsin geçinsin. En azından bir emekli maaşının asgari ücret kadar olması lazım. Emekli maaşı 22 bin liranın üzerinde olsun. Adıyaman’da kiralar 15 bin lira. Yan gelirim olmazsa ekmek yiyemem, aç kalırım” değerlendirmesinde bulundu.
Öztekin, 6 Şubat’ın ikinci yılına ilişkin şu temennilerde bulundu:
“Çok kaybımız oldu hala o etkinin altındayız. Depremin etkisinin altından çıkmamışız. Şehir toz duman içinde. ‘Acaba on senede bu şehir ayağa kalkar mı? Burada güzel bir çarşı olur mu, burası güzel bir şehir olur mu?’ onun düşüncesindeyiz. Ömrümüz de buna yetmez.”
“EN AZ 20 BİN TL OLMASI LAZIM”
14 bin 400 lira emekli maaşı aldığını belirten Mehmet Şahan da “Adıyaman’da hayat devam ediyor. Belediye Başkanı iyi çalışıyor. Ama Adıyaman yerle bir olmuş, deprem bölgesidir. Hayat pahalılığı da almış başını gidiyor. Hiçbir şey alınmıyor. Ne sanayiye gidebiliyoruz, ne mazot alabiliyoruz. (1 litre mazot 50 lira oldu) Fakir-fukara zor durumda. Emeklinin en azından 20 bin lira alması lazım” dedi.
86 yaşındaki emekli vatandaş ise erken seçim çağrısında bulunarak şöyle konuştu:
“Türkiye Cumhuriyeti içerisinde bizim bir Cumhurbaşkanımız var. Erken bir seçim istiyoruz. Biz bu hükümeti kabul etmiyoruz. Hayatta böyle bir Cumhurbaşkanı görmedim. Onun kendisinden razı değiliz. Hemen istifasını versin. Bunun adaletini beğenmiyoruz. Millet acından perişan hale düşmüştür. Bizim belediye başkanımıza eğer bir gün, eğer bir leke gelirse, eğer bir yanlışlık yaparlarsa biz Adıyamanlılar olarak belediyemizin ve başkanımızın arkasındayız.”
BİZ İNSAN DEĞİL MİYİZ?
70 yaşındaki emekli vatandaş da sandığı işaret ederek, “Erken seçim değil hemen seçim, pazar günü seçim olsun. Çünkü biz emekliler, asgari ücretliler, fakir-fukara olarak mahvolduk. Adam 5-6 uçakla Amerika’ya, Almanya’ya gidiyor sonra ‘itibardan tasarruf olmaz’ diyor. Bizim itibarımız yok mu? Biz insan değil miyiz? Fakat suç o adamın değil, suç ona oy veren kişilerdir. ‘Sayın Cumhurbaşkanı seni kuru soğanla-patatese muhtaç etmeyeceğiz’ diyorlar. Ne demek? O adam kuru soğan-patates mi yiyor? Adıyaman il olduktan beri bir belediye başkanı gelip böyle kent lokantası ve çay evi yapmamıştır. Çok güzel, destekliyoruz” diye konuştu.
‘SANDIK’ HATIRLATMASI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “biraz sabırlı olun” açıklamasını hatırlatan emekli İbrahim Halil Murhan, “Nereye kadar sabırlı olacağız. Verdikleri 2 bin lira zam. Sadaka mı veriyor? Emeklilerin hepsi aç ve perişan. Adıyaman Belediyesi’nden Allah razı olsun. Geldi buraya bize bir lokanta açtı, çay ocağı açtı. Sandık önümüze geldiğinde biz gereken cevabı vereceğiz” dedi.
Emekli Murhan, Erdoğan’ın “kırmızı kart” açıklamasına atıf yaparak, “Senin bir söylediğin bir söylediğini tutmuyor. Allahtan kork, peygamberden utan. Bu memlekete yazık değil mi? Bize yazık değil mi? Bize resmen ‘yaşlılar ölsün’ diyor. Burası bir deprem bölgesidir. Yıkılmış bir memlekete sahip çıkması gerekir. Bu tam tersi” yorumunu yaptı.
Murhan, CHP’li belediyelere yapılan operasyonlara ve kayyum atamalarına tepki göstererek, “Ya halk seçmiş halk. Sen halka karşı mı çıkıyorsun? Halk seni ne için seçti? Oraya seni Reisi Cumhur yaptı. Halka saygısı olmayandan ne beklersin? Yarın öbür gün seçim olsun. Kendine güveniyorsa seçime girsin. Bugün bütün belediyelere kayyum atıyorsun. Ya sen Allah mısın, peygamber misin? Kimsin sen? Böyle demokrasi olmaz, böyle siyaset olmaz” değerlendirmesinde bulundu.
Emekli maaşının 14 bin 460 lira olduğunu söyleyen Hasan Çavuş, “Ben bunu çoluk-çocuğuma mı yedireyim, ekmek parası mı alayım, bunla mı geçineyim” diye sordu. 2024’ün emekliler için ölüm yılı olduğunu söyleyen Çavuş, “Burada bu kadar emekli var, hangi memnunsa gelsin yanımda konuşsun. Bu kadar da olmaz. 14 bin lira şimdi bir ev kirası değil. Bu emekli ne yiyecek?”