Fikret Bilâ

Türkiye yaşadığı facialardan ders çıkaran bir ülke değil.

Bu nedenle Bolu Kartalkaya Grand Kartal otelinde yaşanan facia bir ilk değil, maalesef son da olmayacak.

Önce bu gerçeğin kabul edilmesi gerekiyor.

Sonra yaşanan facianın nedenlerini gerçekçi şekilde ortaya koyup, bir daha böyle bir facia yaşanmasın diye gereken dersleri çıkarmak.

Ancak iktidarda böyle bir yaklaşım yok.

İktidarın tüm gayreti facianın yaşandığı andan itibaren sorumluluğu CHP’ye atmak oldu.

Daha kaç kişinin yaşamını yitirdiği tam olarak belirlenmemişken basının karşısına çıkan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, CHP’li Bolu Belediyesi’ni suçlu ilân etti.

Doğal olarak Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ve CHP lideri Özgür Özel gereken yanıtları belgeleriyle verdiler.

Özellikle Özel’in kamuoyuyla paylaştığı belge tüm gerçeği ortaya oyan nitelikteydi.

Özel, Bolu Başsavcılığı’nın görevlendirdiği bilirkişi heyetinin otelde inceleme yaptıktan sonra hazırladığı ön raporu açıkladı.

Raporun girişinde Bolu Başsavcılığı tarafından görevlendirildiklerini belirten bilirkişilerin vardıkları sonuç şuydu:

“Yangın olayıyla ilgili asıl sorumlular, yangın güvenlik sistemlerinin eksikliği, bakım ve onarımların yapılmaması nedeniyle otel sahipleri, proje, uygulama ve denetim hatalarıyla mühendis ve yapı denetim firmaları, ruhsat ve denetim süreçlerindeki eksiklikler nedeniyle İl Özel İdaresi ve yangın güvenliği kontrollerini yeterince sağlamayan Turizm Bakanlığı olarak belirlenmiştir. İtfaiye ve Bolu Belediyesi’nin doğrudan kusurlu olmadığı ancak dolaylı sorumluluklarının değerlendirilebileceği ifade edilmiştir.”

Bilirkişilerin olaydan Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bolu Valiliği’ni sorumlu tutmaları iktidarın tepkisine neden oldu.

Başsavcılık, bilirkişileri görevlendirme işlemini iptal etti.

Yeni bir bilirkişi heyeti belirledi.

Bu arada Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Özel’in açıkladığı bilirkişi raporunun “korsan rapor” olduğunu iddia etti.

Özel de ortada korsan bir rapor olmadığını, Bolu Başsavcılığı’nın görevlendirdiği bilirkişilerin inceleme sonucunda yazdıkları rapor bulunduğunu açıkladı.

Bilirkişilerin raporunu kabul etmeyip yeni bilirkişi heyeti kurulması da gösteriyor ki iktidarın bilirkişilerden beklediği, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı ve Bolu Valiliği’ni aklayıp, CHP’li Bolu belediyesini suçlu ilân edecek bir rapor yazılması.

Önemli olan suçu CHP’yi yükleyebilmek.

İşte bu anlayış yüzünden Türkiye’de faciaların arkası gelmiyor.

Oysa yapılması gereken Gard Kartal otelindeki yangından ders çıkarmak olmalıydı.

Bilirkişilerin belirlediği eksiklerin giderilmesi ve gerçek sorumluların yargı karşısına çıkarılması.

Sorumluluğun tamamı yine gariban bir iki otel çalışanına çıkarılırsa ders alınmamış olur.

Yapılması gereken zaman yitirmeden tüm otellerin yangı söndürme sistemlerini kontrol etmeleri ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın konaklama tesisleri için yoğun bir denetime başlamasıydı.

Yanan oteldeki eksiklikler dikkate alınarak diğer otellerin denetlenmesi ve eksiklerin hemen giderilmesi izlenmesi gereken yoldu.

İktidar bunun yerine suçu başkalarına atarak havanda su dövmeye devam ediyor.