Leke oluşumu, ciltteki pigment hücrelerinin artışıyla meydana gelir. Evde yapılan peelingler, doğal maskeler veya sıcak suyla yapılan yüz masajların, lekelerden kurtulmaya yardımcı olmadığını belşrten Dr. Zahide Eriş Zorlu lekelerde oluşan pigment artışının, bu yöntemlerle tedavi edilemediğini, ayrıca, leke tedavisinin zaten kolay bir işlem olmadığını belirtti.
Mucize gibi lanse edilen aloe veranın lekeler üzerinde gerçekten etkisi var mı?
Bu sorumuza Dr. Zahide Eriş Zorlu şöyle yanıt verdi:
“Aloe vera, cilt üzerinde yenileyici, cilt hücrelerini yapılandırıcı ve onarıcı bir rol oynar. Bu etki sayesinde, lekelerde hafif bir yenilenme ve parlaklık sağlanabilir, ancak oturmuş bir lekeyi geçirme etkisi yoktur. Aloe vera daha çok yara ve yanık gibi lezyonlarda kullanılabilir, çünkü cilt hücrelerini yenileyip onarır. Ancak, lekeleri tamamen geçirmesi mümkün değildir.”
Güneş lekesi oluşumunu önlemek için nelere dikkat edilmeli?
Güneş lekeleri oluşumunu önlemek için, uzun vadede güneş koruyucu kremlerin mutlaka kullanılması gerektiğini belşrten Dr. Zahide Eriş Zorlu, Melazma adı verilen, hormon değişiklikleri (örneğin gebelik gibi durumlar) nedeniyle oluşan lekelerin de güneş ışığı ile artabileceğini, bu nedenle, güneş koruyucu kremlerle korunmanın önemli olduğunu vurguladı.
Leke karşıtı kremler işe yarar mı?
Leke karşıtı kremler, içinde leke açıcı maddeler barındırır ve lekeler üzerinde etkili olabilir. Arbutin ve C vitamini gibi içerikler, lekelerin açılmasında faydalı olabilmektedir. Leke kremleri, leke tedavisinde etkili bir seçenek olabilir.
Mevcut güneş lekelerinden kurtulmak için hangi işlemler uygulanır? Bu işlerin cilde zararı olur mu?
Günümüzde dermatologlar, farklı yöntemlerle mevcut güneş lekelerinden kurtulmak için çeşitli tedaviler uygular. Öncelikle, lekelerin türünü belirlemek önemlidir:
Yaşlılık lekesi mi, güneş lekesi mi, hormonal melazma mı, yoksa herhangi bir işlem veya hastalık sonrası gelişen post lezyonel pigmentasyon mu? Lekenin türüne göre tedavi planı oluşturulur.
Lazerlerin, leke tedavisinde oldukça etkili yöntemler olduğunu belşrten Dr. Zahide Eriş Zorlu, bu yöntem hakkında bilgi verdi:
“Karbondioksit lazer ve BBL lazer, lekelerde azalma sağlayan önemli lazer türlerindendir. BBL lazer, ışık atışı yaparak pigment hücrelerine ulaşır, pigment hücreleri ışığı hapsederek koyulaşıp kabuklanarak dökülür. Karbondioksit lazer ise ciltte yenilenme ve soyulma sağlayarak güneş lekelerinde azalma yaratır.”
Altın iğne gibi işlemler ve Q-Switch lazerin de kullanılabileceğini, Q-Switch lazerin, pigment hücrelerine doğrudan etki ettiğini ve bu yüzden dövme lazeri olarak da bilindiğini belşrten Zorlu, bu lazerin, pigment hücrelerini hedef alarak yok ettiğini ve özellikle melazma gibi zorlu lekelerde kullanıldığını sözlerine ekledi.
Zorlu, ayrıca altın iğne tedavisini PRP veya mezoterapi gibi işlemlerle kombinleyerek, bu tedavi yöntemlerinin etkinliğini artırabileceğni ifade etti.
Lazer ve cihaz tedavilerinin dışında, kimyasal peeling ve enzimatik peeling işlemlerin de lekelerde kullanıldığını, kimyasal peelingin lekeler için eskiden beri ilk tercih edilen yöntemlerden biri olduğunu söyleyen Dr. Zahide Eriş Zorlu, kimyasal peelingin meyve asitleri ile uygulanabileceğini veya enzimatik peeling maskelerin yapılabileceğini ifade etti.
Son olarak leke mezoterapisinin, leke açıcı ürünlerin cilde, epidermis dokusuna yedirilmesiyle yapılan bir tedavi yöntemi olduğunu, ayrıca, PRP tedavisi ve eksozom tedavisi gibi hücresel tedavilerin, cilt hücrelerini yenileyerek leke tedavisinde de kullanılabiliceğini belirten Zorlu, bu yöntemlerin leke tedavisinde kombine olarak uygulanabiileceğini ve cildi yenileyerek daha sağlıklı bir görünüm sağlayacağını ifade etti.
