Hamide HANGÜL
Türkiye’yi yasa boğan yıkıcı depremlerde büyük hasar gören Hatay ve Adıyaman, Türkiye Tasarım Vakfı öncülüğünde, yerli ve yabancı 39 mimarla yeniden tasarlanacak. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapılan protokol kapsamında, ulusal ve uluslararası alanda tarihçilerden, arkeologlardan, yer bilimcilerden, şehir plancılarından, mühendislerden ve mimarlardan oluşan tasarım ve planlama çalışmaları şu anda tüm hızıyla sürüyor.
‘Hatay’ın İhyası’ projesine liderlik eden Türkiye Tasarım Vakfı Başkanı Mehmet Kalyoncu, Kentsel Yenileme Merkezi Kurucu Ortağı Cem Yılmaz ve DB Mimarlık Kurucu Ortağı Bünyamin Derman’la, tasarım çalışmalarını konuştuk.
Tüm tasarım projeleri 31 Mart 2024’de bitiyor
Hatay’ın ihyası için uluslararası alanda da model olabilmeyi hedeflediklerini dile getiren Mehmet Kalyoncu, şöyle devam etti: “Hatay’ın ihyasında farklı tasarımcı ve disiplinlerle çalışmak en büyük gücümüz oldu.
Biz birikimimizi, deneyimimizi ve çalışmalarımızı hem ülkemize hem dünyaya katkı için iş birliğine açmaya hazırız. Şehirlerimizin yeni bir hayal kırıklığına tahammülü yok.” Bütün tasarım sürecini Türkiye Tasarım Vakfı’nın fonladığını açıklayan Kalyoncu, şu bilgileri verdi: “Hatay ve Adıyaman’ın bütün tasarım ve planlama süreçleri, ilçe merkezleri, master planıyla birlikte bizim 5 milyon dolar gibi görünüyor.
Bütün tasarım süreçlerimiz Hatay ve Adıyaman için 2024 Mart’ta bitiyor. İlk etabı 15 Kasım, tüm süreçleri 31 Mart’ta bitirmiş ve teslim ederek, görevimizi tamamlamış oluyoruz.” Tasarım çalışmaları sürecinde ulusal ve uluslararası mimarların da yer aldığını duyuran Kalyoncu, “İngiltere, İtalya ve Danimarka’dan mimarlık ofisleri de var. Sivil toplum kuruluşları hariç, 39 paydaş var” açıklamasında bulundu.
Yıkımın nedeni hatalı uygulamalar
Yüksek Şehir Plancısı ve Kentsel Yenileme Merkezi Kurucu Ortağı Cem Yılmaz, mühendisliği doğru çalıştırmanın önemine vurgu yaptı. Depremlerde Hatay’ın neden çok daha zarar gördüğü konusunda Yılmaz, şunları söyledi: “Görünen o ki çoğu yapı stoku eskiydi. Yapı stoku 1999 öncesine ait. Gerçekten mühendislik ve uygulamalarda hatalar varmış. Bu çok belli. Kat sayısı fazla. Yüksek kat yapabilirsiniz ancak iyi bir mühendislik lazım. Mühendisliği doğru çalıştırabilmek önemli.”
500 bilimsel kaynaktan yararlandık
DB Mimarlık Kurucu Ortak Bünyamin Derman, Hatay’da sürdürülebilir ve güçlü yapılar kurmayı planladıklarının altını çizdi. Bu planlama dönemindeki en kritik bileşenin ‘toprak kaybetmeden dönüşüm’ olduğunun önemini anlatan Derman, “Bu kadim şehir tarihteki büyük depremlerde 7 defa yıkıldı. Bu son depremde ise kentin yüzde 80’i yerle bir oldu. O nedenle Hatay’ın ihyası için iş birliğiyle hareket ettik ve 500’e yakın bilimsel çalışmadan yararlandık. Şehrin kültürel mirasını ve fiziksel sistemini bir arada besleyecek adımlar da atmaya çalışıyoruz” dedi.
“Dijital ruhsat başvurusu şart”
Ruhsat konusuna değinen Mehmet Kalyoncu, belediyelerde raportörlerin masasını paftaların kaptığına işaret ederek, “İnsan yetmiyor, mekan yetmiyor” dedi. Sürecin başarılı olması gerektiğinin altını çizen Kalyoncu, “Çünkü şehirlerimizin yeni bir hayal kırıklığına tahammülü yok. O nedenle belediyenin, müteahhidin üzerine düşenleri de biz önerip, o süreçte de takip etmek zorundayız.
Bunun çözümü de dijital ruhsat süreçleri. Bir ruhsat incelendiğinde hangi tarihte ne değişmiş bakılmalı. Bunlar açık olmalı istenirse. Bizim sonraki aşamamız bu olacak” diye konuştu. Tasarım süreci biter bitmez bu konuda da modelleme yapacaklarını söyleyen Kalyoncu, enerji, atık, parklanma gibi birçok konuda şehrin dijital ikiziyle belediyecilik yapılabileceğini ifade etti.
Yeraltı otoparkı önerisi
Hatay’ın İhyası projesinde yer alan MIC Proje Lideri Marco Bianconi, “Hatay’da yaya ve araç trafiğini rahatlatmak için yeni köprüler ve yeraltı otoparkları kurulmasını öneriyoruz. Raylı sistem, özel araç, toplu taşıma, yaya ve bisiklet gibi bileşenlerin, birbirine bağlanan bir sistemde geliştirilmesi gerekliliğine inanıyoruz” dedi.