Mossad’ın Lübnan’da Hizbullah’a düzenlediği ‘pager’ (çağrı cihazı) saldırısı gündemde yerini uzun süre korumuştu. Odatv o dönem patlatılan pagerların peşine düştü ve Mossad’ın paravan şirketlerini ve saldırının nasıl planlandığını dünyada ilk defa tek tek ortaya çıkardı. Olayın üzerinden aylar geçerken iki yeni emekli Mossad ajanı ABD’li CBS’e konuştu. Ajanların verdiği bilgiler Odatv’nin haberlerini doğrularken yeni detayları da gün yüzüne çıkardı.
MOSSAD AJANLARI ODATV’Yİ DOĞRULADI
CBS’e konuşan iki yeni emekli Mossad ajanı Eylül ayında Lübnan genelinde “pager” (çağrı cihazı) ve telsiz patlamalarıyla sonuçlanan operasyonu hazırlamak için on yıldan fazla bir süre harcadığını belirtti. Odatv saldırılardan sonra Mossad’ın paravan şirketlerini ortaya çıkartıp izlerini sürdüğü haberinde şirketlerin 10 yıl önce faaliyete geçtiğini belirtmişti.
Ajanların anlattığına göre Mossad ilk olarak telsizlerle çalışmaya başladı. İstihbarat teşkilatı telsizler için patlayıcı bir cihaz içeren bir batarya tasarladı ve daha sonra izlerini gizlemek için bir dizi paravan şirket aracılığıyla tedarik zincirine sızdı.
“Sahte bir dünya yaratıyoruz. Biz küresel bir yapım şirketiyiz: Senaryoyu biz yazıyoruz, yönetmen biziz, yapımcı biziz, başrol oyuncuları biziz” dedi eski ajanlardan biri. Rapora göre İsrailli ajanlar patlayan telsizlerden 16,000’den fazlasını Lübnan merkezli Hizbullah’a sattı.
PAGERLAR NASIL HAZIRLANDI
Ajanların anlatımına göre, çağrı cihazlarının içine gizlenen patlayıcı miktarını sığdırmak için biraz daha büyük yapılması gerekiyordu. Yakındaki insanlara zarar vermeden sadece Hizbullah mensubuna zarar verecek doğru patlayıcı miktarını bulmak için mankenler üzerinde birkaç kez cihazlar test edildi. Mossad ayrıca, bir kişinin çağrı cihazını cebinden çıkarmasını sağlayacak kadar acil bir zil sesi bulmak için çeşitli zil seslerini de test etti.
HİZBULLAH’I NASIL KANDIRDILAR
Gabriel ismini kullanan ikinci ajan, Hizbullah’ı cihazları daha büyük çağrı cihazlarıyla değiştirmeye ikna etmenin iki hafta sürdüğünü, bunun için de kısmen sahte YouTube reklamları kullanarak cihazların toza ve suya dayanıklı ve uzun pil ömrüne sahip olduğunu iddia ettiklerini söyledi.
GOLD APOLLO’NUN HİÇBİR ŞEYDEN HABERİ YOKTU
Ajan ayrıca, Tayvan’ın Gold Apollo şirketini farkında olmadan Mossad ile iş birliği yapması için kandırmak amacıyla Macaristan merkezli bir şirket de dahil olmak üzere paravan şirketlerin kullanıldığını anlattı.
İSTİHBARAT YETENEKLERİ YOKTU, TEK GÖREV: ÖLDÜRMEK
Mossad tarafından tasarlanan cihazların istihbarat yeteneklerinin olmadığı ve izleme ya da gözetleme için kullanılamayacağı bildirildi. “Dinlemenin neredeyse hiçbir yolu yok” diyen eski ajanlardan biri, çağrı cihazlarının aslında küçük bombalar olduğunu da sözlerine ekledi.
YOUTUBE VE İNTERNETTE SAHTE REKLAMLAR
İstihbarat servisi şirketin Hizbullah’la çalışan satış elemanını bile ürünlerini tanıtması için işe aldı. Ayrıca YouTube’da ve internetin başka yerlerinde, çağrı cihazlarının kalitesini doğrulayan sahte çevrimiçi referansları da içeren büyük bir sahte reklam kampanyası yürüttü.
“(Hizbullah) bizden satın alırken, Mossad’dan satın aldıklarına dair hiçbir fikirleri yok. ‘Truman Show’ gibi yapıyoruz, her şey sahne arkasında bizim tarafımızdan kontrol ediliyor” diyor eski ajanlardan biri. CBS’e göre Eylül 2024 itibariyle Lübnan merkezli hareketin elinde yaklaşık 5.000 çağrı cihazı bulunuyordu.
“ELLERİ VE GÖZLERİ OLMAYAN İNSANLAR ‘BİZİMLE UĞRAŞMAYIN’ MESAJININ CANLI KANITLARI”
Eski ajanlar, tüm bu çabaların düşmanlarını sakat bırakmayı ve korkutmayı amaçladığını itiraf etti.Eski bir Mossad ajanı “Kendilerini savunmasız hissetmelerini istiyoruz ki zaten öyleler” dedi. Bir diğeri ise istihbarat teşkilatının, komploya yakalanan kişilerin İsrail’in düşmanlarına canlı bir uyarı olarak hizmet etmesini istediğini söyledi. CBS’e verdiği demeçte “Elleri ve gözleri olmayan bu insanlar Lübnan’da ‘bizimle uğraşmayın’ mesajının canlı kanıtlarıdır” dedi. 17 Eylül saldırılarında 12’si sivil olmak üzere en az 42 kişi ölmüş, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 3,500’den fazla kişi yaralanmıştı. Batı Kudüs, Başbakan Benjamin Netanyahu Kasım ayı ortasında saldırıların sorumluluğunu üstlenene kadar aylarca olaylarla herhangi bir ilgisi olduğunu reddetmişti.
BM İnsan Hakları Komiseri Volker Turk’ün insan hakları yasalarını ihlal eden “şok edici” ve “kabul edilemez” bir eylem olarak nitelendirdiği bu plan uluslararası kınamaya yol açtı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise bunu “terörist yöntemlerin bariz bir örneği” olarak nitelendirdi.
Çeviri