Karar yazarı Oğur: Cumhuriyet tarihinde laiklik ilk kez bu kadar popüler
T24 Haber Merkezi
Karar yazarı Yıldıray Oğur, 2024 yılı ‘Türkiye’de Kimlikler: Din, Ekonomi, Siyaset’ başlıklı bir araştırma yazısını köşesine taşıdı. Sonuçlardan hareketle Türkiye’de laikliğin Cumhuriyet’ten itibaren ilk kez bu kadar popüler olduğuna değinen Oğur, toplumun hemfikir olmaya yaklaştığı ender konulardan birinin ise mülteciler olduğunu kaydetti. Oğur, “Araştırmada ‘Atatürkçülüğün daha önce ayrıştırıcı bir kimlik olarak öne çıkarken şimdi toplumun çoğunluğu (%71) tarafından sahiplenilir hale gelmiş olmasının’ altı çiziliyor.” dedi.
Toplumun hemfikir olmaya yakın olduğu ender konulardan birinin mülteciler olduğunu kaydeden Oğur, “‘Türkiye’nin bugün uyguladığı göçmen politikasını nasıl buluyorsunuz?’ sorusuna verilen cevaplar hem modernlerin hem de muhafazakârların bu konuda çok olumsuz olduğunu ortaya koyuyor. Hükümeti bu konuda olumlu bulanlar modernlerde %11, muhafazakârlarda %19. ‘Tüm göçmenlerin Türkiye’den gönderilmesi lazım’ görüşüne katılma düzeyi muhafazakârlarda %80, modernlerde %86.” ifadelerini kullandı.
Oğur’un köşe yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Araştırmada örneklemler ikiye bölünmüş; ‘laik’ yerine ‘modern’, ‘dindar’ yerine de ‘muhafazakar’ denmiş. Buna göre;
‘Devlet laik olmalıdır’ görüşünü benimseme oranı; modernler’de yüzde 89 muhafazakarlarda yüzde 71,8.
Bu herhalde laikliğin Cumhuriyet tarihi boyunca Türkiye’deki en popüler olduğu zamanlarda olduğumuzu gösteriyor.
Ama bu laiklikte devletin dinden elini çekmesi talebi pek yok.
‘Devlet din işlerine karışmamalı’ görüşünü benimseme oranı; modernlerde yüzde 67, muhafazakarlarda yüzde 51.
‘Dini daha iyi anlayabilmek, yaşamak ve hissetmek için güvenilir bir cemaate veya tarikata bağlı olmak önemlidir’ görüşüne katılıyor musunuz?’ sorusuna yüzde 85 ‘katılmıyorum’ demiş.
Din ve ahlakın arası da yine benzer deneyimlerle açılmış.
‘Ahlâklı olmak için dindarlık gerekli’ görüşünü benimseme oranı; modernlerde yüzde 25, muhafazakarlarda yüzde 44.
‘Geleneksel değerlere dönmek, kararlı liderleri işbaşına getirmek ve zararlı fikirleri susturmak gerek’ görüşünü benimseme oranı; modernlerde yüzde 68,9, muhafazakarlarda yüzde 75,2.
Devletin piyasaya müdahalesi, küreselleşme gibi konularda da toplumun çoğunluğu en azından kağıt üstünde ve fikren devletçi, yerli ve milli.
Küreselleşmeyle ilgili olumsuz kanaat (%42), olumlu kanaat %24.
Toplumun büyük çoğunluğu (%90) ‘fakirlere bakmanın devletin temel görevlerinden biri’ olduğunu düşünüyor.
Yine hayat pahalılığının en önemli nedenini ‘iş dünyasının aşırı kâr etmesi’ olarak görenlerin oranı modernlerde %64’ü, muhafazakârlarda %67.
Ama demokrasiden başka bir model de önerilmiyor.
‘Demokrasi en ideal sistemdir’ görüşünü benimseme oranı; modernlerde yüzde 76, muhafazakarlarda yüzde 68.
Eşitsizlik ile ilgili sorulara verilen cevaplar kimlik sorunlarının hala devam ettiğini gösteriyor.
Toplumun %72’si ‘ülkede farklı etnik, dinî ve mezhep gruplarına eşit davranılsaydı daha az soruna yol açılacağını’ düşünüyor.
‘Farklı kesimlere eşit davranılmadığını’ düşünenlerin oranı ise %74’e kadar çıkmakta.
‘Başarı için torpil gerekir’ görüşüne katılım düzeyi; modernlerde yüzde 65, muhafazakarlarda yüzde 59.
Toplumun %63’ü de ‘Türkiye’de mahkemelerin bağımsız ve tarafsız şekilde karar vermediğini’ düşünüyor.
Toplumun hemfikir olduğu ender konulardan biri ise mülteciler.
‘Türkiye’nin bugün uyguladığı göçmen politikasını nasıl buluyorsunuz?’ sorusuna verilen cevaplar hem modernlerin hem de muhafazakârların bu konuda çok olumsuz olduğunu ortaya koyuyor.
Hükümeti bu konuda olumlu bulanlar modernlerde %11, muhafazakârlarda %19.
‘Tüm göçmenlerin Türkiye’den gönderilmesi lazım’ görüşüne katılma düzeyi muhafazakârlarda %80, modernlerde %86.
Araştırma Türkiye toplumundaki yeni trendleri görmek için çok önemli bir veri seti sunuyor.”