Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) blog sayfası Merkezin Güncesinde yayımlanan “Altın İthalat Kotası ve Tüketim Talebi Göstergeleri” başlıklı analizde, altın ithalatına getirilen kota uygulamasının ithalat kompozisyonunda önemli değişikliklere yol açtığı vurgulandı.
MÜCEVHERAT İTHALATI TARİHİ SEVİYELERDE
Genel Müdür Yardımcısı Altan Aldan, Kıdemli Ekonomist Okan Eren, Yardımcı Ekonomist Barbaros Eriş ve Uzman Yardımcısı Didem Yazıcı’nın hazırladığı analizde, söz konusu uygulamanın cari işlemler dengesi üzerindeki olumsuz etkileri azaltmayı hedeflediği belirtildi. Kota düzenlemesi, işlenmemiş altın ithalatını geriletirken, tüketim malları kapsamında değerlendirilen mücevherat ithalatında belirgin bir artışa yol açtı.
KÜRESEL TALEP VE FİYATLAR ARTIŞTA
Pandemi ve jeopolitik riskler gibi küresel unsurların altın talebini artırdığı ifade edilen analizde, altın ons fiyatında yaşanan artışın da bu talebi desteklediği kaydedildi. Türkiye’de geleneksel olarak yüksek seviyede seyreden hanehalkı altın tutma eğiliminin de işlenmemiş altın ithalatını tetiklediği aktarıldı.
CARİ AÇIĞA ETKİLERİ İZLENİYOR
TCMB, altın ithalatına getirilen kotalarla, altının cari açık üzerindeki etkilerini sınırlamayı amaçlıyor. Ancak, mücevherat ithalatında görülen artış, bu politikanın ithalat kompozisyonu üzerindeki yansımalarını farklı bir boyuta taşıyor.