Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkan Yardımcısı Lütfullah Önder, 2025 yılı için belirlenen asgari ücret ve BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş hakkında açılan soruşturma üzerine değerlendirme yaptı.
Hükümetin “Memuru, asgari ücretliyi enflasyona ezdirmeyeceğiz” vaadi olduğunu söyleyen Önder, “Resmi rakamlara göre 12 aylık enflasyon ortalaması yüzde 62 ama asgari ücret 30 olarak arttı. Gayri resmi enflasyonu biliyoruz, resmi rakamlar da gerçeği yansıtmıyor. Bir sene önceki marketteki ürünlerin fiyatlarıyla bugünü karşılaştırdığınızda ya da kira giderleri, gıda, giyinme, eğitim masrafları gibi masrafları dikkate aldığınız zaman yüzde 100’ün üstünde bir enflasyonla karşı karşıya olduğunuzu görürsünüz” dedi.
“Açıklanan asgari ücret milleti açlığa, yoksulluğa mahkum etmek demektir” diyen Önder, “4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı bugün 67 bin lira. 4 kişilik ailenin dördü de çalışacak ki yoksulluk sınırının üzerinde bir hayat standardını yakalasın. Bu, artık ekonominin yönetilemez hale geldiğinin çok net bir göstergesi. İktidar böyle de muhalefet farklı mı, muhalefet bir umut verebiliyor mu? Maalesef muhalefet de özellikte ekonomi politikaları konusunda, gerçi her konuda böyle ama iktidarın kopyası gibi” ifadelerini kullandı.
‘GENEL BAŞKANIMIZ KİMSEYE HAKARET ETMEZ’
BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş hakkında “cumhurbaşkanına hakaret” iddiasıyla açılan soruşturmaya da değinen Lütfullah Önder, şunları söyledi:
“Hüseyin Baş, BTP Genel Başkanı olduğu günden bugüne çok ciddi bir performans ortaya koyuyor ve herkes tarafından ciddi takdir görüyor. Ona ‘Tek başına muhalefet’ diyorlar ki öyle… Bu tabii ki belli kesimleri korkutuyor, rahatsız ediyor. Çünkü toplumda bir uyanış olduğu zaman toplumla mücadele edemezsiniz. Bunların en büyük gücü, medyayı avuçlarının içerisine aldılar, trollerle sosyal medyayı yönetiyorlar, organize ediyorlar. Karanlık adeta her tarafı sarmış gibi. İnsanımız çaresiz, ümitsiz bir şekilde bunlara mahkumuz, bunlara mecburuz duygusu içerisinde siyasetçileri izliyor ve oy veriyor. Bu karanlık ortam içerisinde aslında küçücük bir ışık hüzmesi bile bir kibrit çöpünün ateşi bile o zifiri karanlığı yırtıp parçalar. İşte korku bu… Bu nedenle kendisini sindirmek istiyorlar, önüne geçmek istiyorlar, muhalefetini sınırlamak istiyorlar.
Sayın Genel Başkanımız demir leblebiye benzer hani küçük zannedersiniz, kolay yutarım zannedersiniz ama çok ciddi hazımsızlık yapar. Biz geçmişte de benzer hikayeleri çok gördük. Çünkü bizim hukuksuz hiçbir işimiz olmaz. Bizim değil Cumhurbaşkanına hakaret, başka kimseye de hakaret etmemiz söz konusu değil. Genel Başkanımızın kimseye hakaret etmesi söz konusu değil ama siyasi eleştirimizi de milletin hakkını aramayı da sonuna kadar sürdüreceğiz, devam ettireceğiz.”
(ANKA HABER AJANSI)