Meclis’te sunum yapan ‘Netflix’e vekillerden fırça

TBMM Dijital Mecralar Komisyonu, AKP Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığında toplandı. Yayman, sanal bahis ve kumar siteleri ile ilgili yüzlerce şikayet aldıklarını belirterek şunları söyledi;

*Bu konu artık gerçekten bir milli güvenlik sorunu haline gelmiştir. Ailelerin yok olduğuna, dağıldığına, kamu düzeninin bozulduğuna ve intiharlara varan olaylara şahit olmaktayız. Bunlar tekil olaylar da değildir.

*Sanal bahis ve kumar, toplumu ele geçiren bir kanser hücresi olmaya başladı. Maalesef dijitalleşmenin böyle olumsuz bir tarafı bulunmaktadır.

*Ayrıca; özellikle kolay para kazanmak için şans oyunları, sanal bahis gibi yollara başvurmak insanlara çok cazip gelmektedir. Bir emek vermeden, çaba göstermeden, uğraş vermeden kolay para kazanma anlayışı, maalesef bir hastalık olarak toplumumuza sirayet etmiştir.

Yayman, komisyon üyelerinin Netflix ile ilgili varoluşsal soruları oluğunu belirterek, “Bütün kamuoyu bu toplantıya odaklanmış durumda. Netflix’in topluluk kuralları nelerdir? Ailenin korunması, çocuğun korunması, kamu düzeninin korunması ve bu içerikler ile ilgili, özellikle cinsiyetsizleştirme meselesi ve birtakım başka kurumların yazılımlarının olması ya da desteklenmesi gibi konular var. Özellikle milletvekillerimin ısrarla beklediği husus şu, bu dijital platformlar Türkiye’de ne kadar personel çalıştırmakta? Ne kadar vergi ödemekte? Türkiye’yle ilişkileri hangi düzeyde? Hangi vizyon belgesine sahipler? Bu konularda milletvekillerimizin varoluşsal soruları var” diye konuştu. 

“EN ÇOK MECRA SAĞLAYAN PLATFORMUZ”

Netflix Kamu Politikaları Direktörü Pelin Mavili, milletvekillerine sunum yaptı. Mavili, platformun 190 ülkede kullanıldığını vurgulayarak, “Bizden, ‘Dijital platformlar’ diye bahsediliyor; ama yayın hizmetine bakarsanız, Netflix bir platform değil. Çünkü kullanıcılar birbiriyle temas edemiyorlar. Kanuni tanımları itibarıyla bu kısmı netleştirmek önemli. Bir önemli husus da Türk dizi ve filmlerine dünyada en çok mecra sağlayan, en çok erişim sağlayan ve şu an itibarıyla Türkiye’de bulunan servis Netflix; çünkü 190 ülkede faaliyet gösteriyor. Bu 190 ülkeye, Türk dizi ve filmleri Netflix’te yayınlanmaya başladıkları gün, orijinal içeriklerimizin tamamı izleyici bulabiliyor” dedi. 

Mavili ayrıca, yabancı ülkelerde Türk dizi ve filmlerini izleyen kişilerin, Türkiye’yi ziyaret etmek istediklerini söyledi. Türkiye’de elde ettikleri kar oranı ile abone sayısını basın mensuplarının olduğu bir ortamda paylaşamayacaklarını vurgulayan Mavili, milletvekillerine bu bilgileri ayrıca verebileceklerini ifade etti. 

‘TİCARİ SIR’ TEPKİSİ

Mavili, sunumu sonrası şirket yetkililerine sorularını yönelten milletvekilleri, bazı verileri “ticari sır” diyerek kamuoyu önünde paylaşmamalarını eleştirdi.

Türkiye’nin Kıbrıs Harekatı’nı tamamen çarpıtarak kurgulayan, Yunanistan-Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ortaklığındaki “Famagusta” dizisine ilişkin sorusu üzerine Mavili, dizinin Netflix içeriği olmadığını, ilgili ülke televizyonunda halihazırda yayımlanmış bir yapım olduğunu söyledi. Mavili, şöyle devam etti:

*Bizim Yunanistan’da bir ofisimiz yok, Yunanistan’da çalışan arkadaşlarımız yok. İtalya’daki ekibimiz Yunanistan piyasası için alımlar yapıyorlar zaman zaman ve kendi ülkesinde başarılı olmuş, kendi ülkesinde izleyicisini bulmuş bir içeriği de satın almayı tercih etmişler.

*Bu konu bizim gündemimize de aşağı yukarı sizin gündeminize geldiği noktada geldi. Hemen kontrollerimizi yaptık, hemen RTÜK’le istişarelerimize başladık. Tabii ki toplumun hassasiyetini onlar da hemen yakaladılar.

*Haklı olarak bu konudaki serzenişlerini bize dile getirdiler. Şöyle bir çözüme gidildi malumunuz, RTÜK Başkanımız da açıkladı zaten, bu içerik sadece zaten ekranda yerini bulmuş, zaten izleyicisine ulaştığı ülkede sınırlı kalmak kaydıyla bizde yayımlandı.

*Ayrıca bir bilgi olarak paylaşmak isterim, bu çok duyulmamış olabilir, o içeriğin kendi televizyonlarında üçüncü sezonunu da çıktı, o üçüncü sezon Netflix’te çıkmadı.

“LGBT’Yİ DESTEKLİYOR MU?”

“Netflix platformu LGBT’yi özel olarak destekliyor mu?” sorusuna da Mavili, şu yanıtı verdi:

Bu tür içeriklerin etiket verilmesine ilişkin ise Mavili, “Eğer bir defa bu LGBT ilişkisi içeren bir içerikse zaten +18’dir, bu net. RTÜK’ün çok katı olduğu bir husus. Cinsellik de içeriyorsa zaten cinsellik etiketli ama biz bireylerin görüntüleri, tercihleri, yaşam tarzları, cinsel eğilimleri gibi Uluslararası İnsan Hakları Beyannamesi’yle de korunan özellikleriyle ilgili etiketleme yapamıyoruz.” açıklamasında bulundu.

Yayından kaldırılan Filistin koleksiyonuna ilişkin de açıklamalarda bulunan Mavili, “Alındığı gün o içeriklerin lisans süresi belliydi. Lisansları bitti. Lisanslama süresi bittiği için, içerikler üzerinde hakkımız kalmadığı için içerikler yayından kalktı.” diye konuştu.

Komisyon toplantısına kapalı oturumla devam edildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir