Remzi Çayır’dan MHP’li Yaşar Yıldırım’a ‘pavyon’ yanıtı: ‘Haddini bil, iftiralarınla boğulacaksın’

Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım’ın kendisine yönelik, ”Sen, hırsızlık yapan ve çaldığı parayı pavyonda yiyen bir vatandaşsın. Akıllı olun, aklınızı alırım” sözlerine tepki gösterdi. Çayır, ”Yaşar efendi, eğer milletin içine çıkamayacak biri varsa o da sensin. Sen, iftiralarınla boğulacaksın. Utanmazlığın bu kadar da fazla” dedi. Çayır, Yıldırım hakkında hukuki yollara başvurduklarını açıkladı.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Yaşar Yıldırım, “Türk ve Türkiye Yüzyılı için Kamu Personel Rejimi Önerisi” tanıtım raporu toplantısındaki konuşmasında Remzi Çayır’a yönelik, ”Sen hırsızsın, soyguncusun. Devlet Bahçeli’yi nereden bileceksin? Sen kurt sürüsünün yanından geçmemişsin ki. Yanlışlıkla kurtların inine düşmüşsün. Sen, hırsızlık yapan ve çaldığı parayı pavyonda yiyen bir vatandaşsın. Akıllı olun, aklınızı alırım” ifadelerini kullanmıştı.

‘TÜRKİYE BİR ÇIKMAZLA KARŞI KARŞIYA’

Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, Sinan Ateş’in annesi ve ablasının da katıldığı parti genel merkezindeki basın toplantısında, Yıldırım’ın kendisine yönelik sözlerini tepki gösterdi. Yıldırım’ın sözleri nedeniyle mahkemeye başvurduğunu bildiren Çayır, şunları söyledi:

”Üzülerek ifade etmeliyim ki, Türk siyaseti tam anlamıyla temiz tutulması mümkün olmayan bir yere doğru evrilmiş vaziyette Kirletilmiş ve kirli siyasetçilerin elinde, Türkiye bir çıkmazla karşı karşıya. Bu denli insan soysuzluğa, seviyesizliğe başvurabilir mi? 47 yıl önceye gittiler. Benimle ve arkadaşlarımla ilgili o dönem hareketten yargılanan, mücadele eden ve içeri düşen bütün ülkücüleri bir şekilde iftirayla karşı karşıya bıraktılar.

‘BU ARKADAŞI MAHKEMEYE VERDİK’

Ne oldu? Kim sana işaret etti? Kim sana konuş dedi? Direkt bana sorabilirdin, benimle konuşabilirsin. Bu salyalar neyin nesi? Ağzında tükürükler, salyalar fışkırıyor. Öyle akla zarar, gerçeklerle alakası olmayan beyanlarda bulundular ki… Bu arkadaşı mahkemeye verdik. Eğer adamsa, milletvekilliği dokunulmazlığına sığınmadan, benimle mahkemede mücadele edecek. Yaşar efendi, eğer milletin içine çıkamayacak biri varsa o da sensin. Sen, iftiralarınla boğulacaksın. Utanmazlığın bu kadar da fazla.

Bana diyorlar ki, ‘sen Sinan Ateş’in olayında niye taraf oldun’. Ben neden siyaset yapıyorum? Gideceksiniz, keyfi davranacaksınız, yıllarca beraber yürüdüğünüz genç insanı işinize gelmedi diye öldüreceksiniz. Sonra da çıkıp ‘size ne oluyor’ diyeceksiniz. Bize bir şeyler oluyor. Yaşar efendi, sana da yapılsaydı, senin hukukunu da korurdum ben. Onun için haddini bil.”

‘ERDOĞAN’IN YAPTIĞI EN AÇIK ŞEY, KENDİ ADALET SİSTEMİNİ OLUŞTURMAK’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vatandaşın derdini görmediğini kaydeden Çayır, şöyle konuştu:

“Şu anda Cumhuriyet Halk Partisi’nin kongresini tartışıyorlar. Halbuki nasıl geçineceğiz? Ortalama emeklinin maaşı 15 bin lira. 15 bin lirayla nasıl geçinecek? Soru bu Sayın Cumhurbaşkanı ve onun ortağı. Sayın Cumhurbaşkanı, CHP’yi almış karşısına CHP ile uğraşıyor. Ya bir milletin derdi CHP’de neyin olup bittiğini, CHP’nin kurultayı kimin başkan kimin başkan olacağı değil; ay sonunda eline ne geçecek, insanca nasıl yaşayacak… Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı en açık şey, kendi zengin sınıfını oluşturmak, kendi medyasını, kendi adalet sistemini oluşturmak.

‘BİRLİK VE İTTİFAK YAPMAK ZORUNDAYIZ’

Şu anda erken seçim şart. CHP Genel Başkanı’na ve yönetimine de bir şeyler söylemek istiyorum. Ön seçimde seçtiğiniz cumhurbaşkanı adayının yarın bir gün muhalefetin adayı olduğunu deklare ettiğinde kararın içerisinde olmayan muhalefetin o cumhurbaşkanı adayının arkasında durmasını beklemeyin. Daha vaktiniz var. Bu yoldan dönün, aldığınız yüzde 38’i sadece CHP’nin oyu sanıyorsanız yanılırsınız. Sizin toplam oyunuz 23-25. 25-26 oy daha yolu muhalefetten ve sağdan geçiyor.

Buradan da bütün milliyetçi partilere, özgürlüğü öne çıkaran partilere, adaleti ayakta tutmaya çalışan partilere sesleniyorum; birlik ve ittifak yapmak zorundayız.”

(ANKA HABER AJANSI)