Samanyolu Galaksisi: Benzersiz mi, yoksa sadece bir istisna mı?

Samanyolu Galaksisi, bilim insanlarının onlarca yıldır galaksi oluşumunu anlamak için bir model olarak kullanıldı. Ancak son araştırmalar, Samanyolu’nun diğer galaksilere kıyasla eşsiz olabileceğini ortaya koyuyor. Üç yeni bilimsel çalışma, galaksimizin evrimsel geçmişinin benzer büyüklükteki diğer galaksilerden farklı olduğunu gösterdi.

Samanyolu benzerlerinden farklı

Bilim insanları Samanyolu ile kütle olarak benzer galaksileri karşılaştırmak için SAGA adında bir girişim başlattı. On yılı aşkın bir süredir evreni tarayan SAGA ekibi, Samanyolu benzeri 101 galaksiyi inceledi ve 378 uydu galaksi tespit etti. Çalışmalar, Samanyolu’nun uydu galaksileri ve yıldız oluşumu açısından benzerlerinden farklı olduğunu ortaya koydu.

Samanyolu, dört parlak uydu galaksiye ev sahipliği yapıyor: Büyük ve Küçük Macellan Bulutları (LMC ve SMC) dahil. Ancak, diğer benzer galaksilerle karşılaştırıldığında, Samanyolu’nun daha az sayıda uyduya sahip olduğu anlaşıldı. Bu durum, galaksimizi “istisna” haline getiriyor. Dolayısıyla galaksi oluşumlarını araştırmak için Samanyolu’nun model olarak kullanılması da pek sağlıklı olmayacaktır.

SLAC Ulusal Hızlandırıcı Laboratuvarı’nda parçacık fiziği ve astrofizik profesörü olan Risa Wechsler, “Sonuçlarımız, galaksi oluşum modellerini sadece Samanyolu ile sınırlayamayacağımızı gösteriyor. Evrendeki benzer galaksilerin tüm dağılımına bakmak zorundayız.” dedi.

Karanlık maddenin etkisinin büyük olduğu bulundu

Samanyolu, hidrojen ve demir gibi sıradan atomik maddelerden oluşuyor. Ancak sıradan madde evrendeki maddenin yalnızca yüzde 15’ini kapsıyor. Geri kalan yüzde 85 ise gizemli, görünmez karanlık maddeden oluşuyor. Karanlık maddenin neyden oluştuğu bilinmiyor ve sıradan madde ya da ışıkla etkileşime girmiyor.

Araştırmalar, galaksilerin büyük karanlık madde bölgelerinin içinde oluştuğunu gösteriyor. Bir karanlık madde halesi görünmez olabilir, ancak muazzam boyutu, sıradan maddeyi uzaydan çekip yıldızlara ve galaksilere dönüştürecek kadar güçlü bir çekim kuvveti oluşturuyor. SAGA araştırmacıları bu karanlık madde bölgelerinin galaksi evrimini nasıl etkilediğini belirlemeye çalışıyor.

Yukarıda dediğimiz gibi Samanyolu’nun LMC ve SMC dahil olmak üzere dört uydusu bulunuyor. Diğer benzer galaksilerin ise bundan genellikle fazla uyduya sahip olduğunun altı çiziliyor. Araştırmalar ayrıca uydu galaksilerde yıldız oluşumunun Samanyolu’nda diğer galaksilere kıyasla farklı bir seyir izlediğini gösterdi. Çoğu galakside küçük uydu galaksiler hâlâ yıldız oluşturmaya devam ederken, Samanyolu’nda bu süreç yalnızca LMC ve SMC gibi büyük uydularda gözlemlendi. Daha küçük uydu galaksilerde yıldız oluşumu durmuş durumda. Bu durum, benzersiz bir galaksi olarak Samanyolu’nun daha eski ve yıldız oluşumu durmuş uydularla, yeni ve aktif olanların bir karışımına sahip olmasıyla yorumlandı.

Çalışmada ayrıca, yıldız oluşumunun tipik olarak ev sahibine daha yakın olan uydu galaksilerde, belki de ev sahibi galaksinin içindeki ve etrafındaki karanlık madde halelerinin çekim gücü nedeniyle durduğu bulundu. SAGA ekibi elde edilen verilerin galaksi oluşum teorilerinin yeniden yapılandırılmasını gerektirdiğini belirtti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir