Duygu Erdoğan / İSTANBUL – Geçtiğimiz günlerde yoğun yağış Antalya’nın doğusunda ve kısmen Mersin’de hortum etkisiyle bölgedeki seralara zarar verdi. Buna rağmen diğer üretici ilçelerde ürün bol olduğu için fiyatlar haftaya yüzde 10’luk düşüşle başladı.
Ancak 11 Kasım haftasından bu yana düşen fiyatlar ise tüketiciye yansımıyor. Sera üreticileri, aracıların fiyat artışını hemen fiyatlara yansıttığını, ancak fiyat düşüşlerini ise ‘söylentilerle’ manipüle ederek uygulamadığını belirtiyor. Antalya’nın önemli sera alanlarından Kumluca’nın Ziraat Odası Başkanı Hidayet Kökce, “Aracılar fiyatı artık söylentiyle, olay uydurarak artırıyor. ‘Sel oldu, ürünler toplanmıyor, fiyat arttı’ diyorlar. Sel vurdu ve zarar oluştu ama diğer üretim alanları bunu amorti ediyor, ürün bol, her yere gönderebiliyoruz. Mesela domates fiyatı iki haftadır gevşiyor. Ama bu tüketiciye yansımıyor. Halde birkaç hafta önce 50 lirayı gören domates fiyatı 40 liraya, bu hafta 35 liraya düştü. Bu aradaki farkla da kâr ediyorlar” ifadelerini kullandı.
Tezgahta mevsimlik sebzeler artık sera çıkışlı olarak yer alıyor. Domates, biber, kabak, salatalık gibi pek çok üründe bu nedenle fiyat artışları yaşanıyor. Domates fiyatı marketlerde 65 liradan 100 liraya kadar geniş aralıklarla seyrediyor. Başta sera maliyetleri olmak üzere, hava olaylarının seralara olan etkisi de fiyatlarda haftalık değişimlere neden oluyor.
‘Markette 3 katına çıkıyor’
Sera üretiminin önemli bölgelerinden Mersin (Akdeniz) Ziraat Odası Başkanı Musa Yılmaz, üreticinin yüksek girdi maliyetleriyle üretime devam etmeye çalıştığını belirtirken, buna karşılık ise seralardaki anlık sorunları bile aracıların kullanarak, yüksek gelirler sağladığını dile getirdi. Yılmaz, “Seralarda gübre, fide, ilaç, plastik gibi başlıca giderler; enerji ve su maliyetleriyle de katlanıyor. Yarın bile maliyetinin kaç lira olacağını bilmeden üreticimiz durmadan üretiyor. Bizim sorunlarımızı bizden çok aracılar kullanarak fiyatları yüksek tutmaya devam ediyorlar. Mersin’de bile ürettiğimiz ürün markette 2 hatta 3 katına çıkan fiyatlarla satılıyor. Birkaç kilometre öteye bile bu fiyatla gidiyorsa İstanbul, Ankara nasıl olur?” değerlendirmesini yaptı.
Sera maliyetleri katlandı
Üreticiler, seralarda üretim maliyetinin son bir yılda pek çok üründe 3’e katlandığını anlatırken; özellikle işçilik ve enerji giderlerinin yüksek pay aldığını ifade ediyorlar. Buna göre işçilik gideri ortalama olarak cironun yüzde 35 ila 50’sini kapsıyor. Enerji ve su giderleri ise yüzde 25’ini alıyor. Seralardaki maliyet artışları ise ürünlere yansıyarak, tezgâhlarda yükselmeye devam ediyor.
Sera Yatırımcıları ve Üreticileri Birliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Arzu Şentürk Salık, “Bizim gibi büyük üreticilerde domates üretim maliyeti 34 lira. Aile işletmelerinde biraz daha düşük. Sera üretiminde iki büyük sorun var. İlki bir kısır döngü. Fiyat düşük kalınca üretici kazanamıyor, ekmiyor; fiyat yüksek olunca zaten aradakiler kazanıyor. İkincisi ise sürekli artan maliyetler. Özellikle işçi bulmak ve yevmiyesini ödemek konusunda önemli bir destek beklentimiz var” dedi.
AVRUPA’DA İKİNCİ SIRADA
Türkiye’de toplam örtü altı üretim 800 bin dönüm alanı kapsıyor. Sera büyüklüğü bakımından Türkiye, Avrupa’da ikinci sırada iken, domates üretiminde ise dünya sıralamasında üçüncü.
Örtü altı üretim alanlarının yüzde 40’ından fazlası Antalya’da bulunurken; yüzde 25’e yakını Mersin’de, yüzde 15’ten fazlası Adana’da ve yüzde 5’e yakını ise Muğla’da konumlanıyor. 2023 yılında seralarda yapılan toplam üretim 9 milyon tona yaklaşırken, bu üretimin yüzde 89’unu sebzeler oluşturuyor. Domates ise başlıca ürün olarak yer alıyor.