Lityum kükürt piller önemli avantajlara sahip
Geleneksel lityum iyon pillerin aksine, lityum kükürt piller nikel veya kobalt gibi pahalı malzemeler kullanmıyor. Bu nedenle üretim maliyetleri daha düşük. Ancak bu pillerin en büyük sorunu kısa ömre sahip olmaları.
Lityum kükürt piller daha düşük maliyetli olmalarının yanında, yüksek enerji yoğunluğu da sunuyor. Lityum iyon piller 200- 250 Wh/kg yoğunluğa sahipken, lityum kükürt piller 400-600 Wh/kg yoğunluğa ulaşabiliyor. Bu nedenle, elektrikli araçların menzilini önemli ölçüde uzatma potansiyeli taşıyor.
Lityum kükürt piller ayrıca daha basit bir kimyaya sahip ve lityum iyonlarının katı malzemelere (Li-ion’daki grafit gibi) yavaş difüzyonuna dayanmıyor. Bunun yerine reaksiyonlar doğrudan lityum ve kükürt arasında gerçekleşiyor. Ayrıca daha düşük voltajlarda çalıştıkları için şarj sırasında fazla direnç göstermediklerinden enerjiyi daha hızlı emebiliyorlar. Bu da daha hızlı şarj olabilmelerini sağlıyor. Lityum kükürt pillerin ayrıca lityum iyon pillere göre çok daha güvenli olduğu belirtiliyor.
İki şirket, pillerin Avrupa veya Kuzey Amerika’daki yere tedarik zincirine bağlı olarak mevcut lityum iyon üretim teknolojisi üzerinde üretebilmeyi amaçlıyor.
Stellantis ayrıca, Ekim ayında Nevada’da lityum kükürt piller için dünyanın ilk gigafabrikasını inşa etmek için 1 milyar doların üzerinde yatırım yapmayı planlayan Silikon Vadisi girişimi Lyten‘ın da yatırımcıları arasında.