Suriyelilere nefret kusan, İngilizlere, Ruslara, Ukraynalılara susan ırkçı kitlenin hastalığı

Sabah gazetesi yazarı Haşmet Babaoğlu, ülkelerine dönmeye başlayan Suriyelileri hedef alan nefret paylaşımlarını ve açıklamaları değerlendirdi.

“İNSANLAR DÖNERKEN DE HAKARETLER SÜRÜYOR”

Öfkeleniyoruz, üzülüyoruz…

Ama ne faydası var!

Kendi ülkenizin insanını; çocuğunuzun öğretmeni mesela, iş arkadaşınız, oturduğunuz sitede her gün karşılaşıp güler yüzle selamlaştıklarınız nasıl bu kadar “kötücül” olabiliyor, diye düşünüp üzülmez mi insan? (Kötücül dedim, çok severler bu kelimeyi, biz “kötü” deriz dümdüz.)

Suriye’den göç edenlere söylemediklerini bırakmadılar, şimdi aynı insanlar geri dönüyor ve acımasızca hakaretlerini sürdürüyorlar.

Bir tanesi sırıtkan emojiler koyarak “Bak sen, yürüyerek geldiler, arabayla gidiyorlar tatile, dönerler” yazmış Instagram’ına…

İNGİLİZLERE, RUSLARA VE UKRAYNALILARA SES YOK

Aynı şeyleri Didim’e yerleşen emekli İngilizlere, Antalya’daki Rus ve Ukraynalılara söylemediklerine göre bu sosyal kesimin derdinin aslında Suriye, şu bu olmadığı açık…

Düşmanlar…

Müslümanlara düşmanlar…

“BU COĞRAFYADA DOĞDUKLARINA KAHROLUYORLAR”

Ve asıl önemlisi kahroluyorlar…

Bu coğrafyada doğduklarına kahroluyorlar.

Nasıl umarsız bir hastalık, düşünün…

Ve bu hastalık bulaşıcı olabilir, bu noktayı da ihmal etmeyin…

Çocuklarınızı koruyun!

MANSUR YAVAŞ’IN SURİYELİLERLE ALAY ETMESİ

Hadi iki, üç diploması ve kıytırıktan sosyal kimliği var diye “dünyayı ben yarattım havaları”na giren ama pek sıradan insanların ırkçılığını anladım, diyelim…

Veya memleketin iktisadi çıkmazlarında boğulmuş gençlerin çektiklerinin acısını sığınmacılara küfrederek çıkartacaklarını sanmalarını da anlarım bir dereceye kadar…

Siyasetçilere ne diyeyim?

Mansur Yavaş’ın hâli mesela…

Alaycı biçimde gülerek “Esad’ın zulmünü bahane ediyorlardı, o bahane kalmadığına göre, gitsinler” diyor…

Pes…

Esad’ın zulmünün “bahane” değil, gerçek bir olgu olduğunu Kılıçdaroğlu anlamaz, Özel bilmez, İmamoğlu umursamaz diyelim…

Lakin bu tavrı siz kendinize nasıl yakıştırıyorsunuz Mansur Başkan?

ÇOK CİDDİ BİR MESELE

İnsanın aklından başka şeyler de geçiyor…

CHP, önemli büyükşehir belediyelerini aldığı gibi (ki Cumhur İttifakı buna yol açan yanlışlarını dövünerek gözden geçirmeli!) ülke yönetimine de ortak olsaydı mesela…

Hani “siyasi fiksiyon” yapsak, diyorum…

Zalim Esad’a “ikamet izni” vermez miydi?

Hatta birkaç yıl sonra Esad bir parti kurup epeyce taraftar toplasa, şaşar mıydınız?

Biz nasıl bu hâle geldik?

Çok ciddi bir mesele…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir