◊ 1 yıllık aradan sonra bir atölye çalışması için yeniden İstanbul’a geliyorsunuz, neler söylemek istersiniz?
– Türkiye’deki enerji ve yetenek beni her zaman büyülüyor. Bu yıl atölyeme, son 1 yılda geliştirdiğim yeni teknikleri getirmenin heyecanını yaşıyorum. Bu süreçte birçok kişinin harika işlere imza atmasına, etkileyici eleştiriler almasına ve ödüllü performanslar sergilemesine yardımcı oldum. Bu yeni bilgilerimi paylaşmayı sabırsızlıkla bekliyorum.
◊ Kariyerinize oyuncu olarak başladınız. Nasıl oldu da işin diğer tarafına geçtiniz?
– Oyunculuk sanatına tutkuyla bağlıydım. Setlerde çalışırken, rol arkadaşlarım sık sık senaryo analizi konusunda benden yardım istiyordu. Onlara yardım ettikçe performanslarının daha iyi olduğunu gördüler ve bu durum sıklaşmaya başladı. Öyle ki, sonunda oyunculuğu bırakarak tam zamanlı bir eğitmen oldum. En büyük zevkim, bir oyuncunun, yazarın ya da yönetmenin ilham kaynağı olmaktır. Öğrencilerimden birinin ödüllendirilmesi, benim başıma gelseydi alacağım hazdan çok daha fazla bir mutluluk getiriyor. Halle Berry’nin “Monster’s Ball” ile Oscar kazandığında sahnede bana teşekkür etmesi ve arayıp “Bu ödül senin” demesi beni çok etkiledi.
CHUBBUCK TEKNİĞİ TRAVMALARIMDAN DOĞDU
◊ ‘Chubbuck Tekniği’ni nasıl geliştirdiniz?
– Kişisel travmalarımı anlamaya ve aşmaya çalışmamdan doğdu. İşkolik, mesafeli bir baba ve hem fiziksel hem de duygusal olarak istismarcı bir anneyle büyüdüm. Bu zorlu geçmiş, kendime zarar verme ve kendimi değersiz görme yolları geliştirmeme sebep oldu. Yetişkinlikte bu acılar içinde kayboluyordum. Başarılı insanların yaşamlarını incelediğimde, travmalarını ilham kaynağı olarak kullandıklarını fark ettim. İşte tekniğin felsefesi bu anlayışla doğdu.
◊ Sizinle çalışanların hayata bakış açılarının değiştiğini söylemek doğru olur mu?
– Oyuncular, sadece karakterin gerçekliğini bulmakla değil, aynı zamanda bu yolculuğu kendileri ve seyirci için güçlendirici hale getirmekle de yükümlüdür. Herkesin bağ kurabileceği evrensel seçimler yapmak çok önemlidir. Beyoncé’nin “Cadillac Records” filminde Etta James’i canlandırırken yaşadığı süreci ele alalım. Hayatında uyuşturucu kullanmamış biri olarak, karakterin bu bağımlılığını anlaması gerekiyordu. Etta’nın acılarını Beyoncé’nin kendi hayatındaki acılarla ilişkilendirerek bu bağımlılığı nasıl hissettireceğini organik bir şekilde yarattık. Bu yaklaşım, hem karakterin hem de oyuncunun güçlenmesine yardımcı oldu.
◊ Başarılarınız size hiç üstünlük hissi verdi mi?
– Bu başarılar beni daha alçakgönüllü yapıyor. Sanatçılarla çalışırken, sanatın aslında hayatta kalma gücü olduğuna tanık oluyorum. Sanatçılar acılarını yaratıcı bir güce dönüştürme cesaretine sahip olan insanlardır. Bu cesaret beni derinden etkiliyor ve minnettar kılıyor.
◊ Size başvuran herkesle çalışır mısınız, yoksa bir oyuncunun potansiyelini hissettiğinizde mi çalışmayı kabul edersiniz?
– Potansiyel ya da başarıdan ziyade, kişinin öğrenmeye istekli olması, çalışkanlık göstermesi ve cesur olması benim için önemlidir.
◊ Oyuncu olmak isteyen gençlere ne söylemek istersiniz?
– Hiçbir şey çalışmadan elde edilmez. Çalışın, çalışın, çalışın. Benim tekniğimin bu yolda etkili olduğunu düşünüyorum ve kitabım bu süreçte önemli bir rehber olabilir. İstanbul’da da Müge Duygun ve Harika Uygur gibi Chubbuck Tekniği’ni öğreten onaylı eğitmenler mevcut.
İSTANBUL İLHAM KAYNAĞI
◊ Türkiye ve İstanbul sizin için ne ifade ediyor? İstanbul’u düşündüğünüzde aklınıza ilk ne geliyor?
– Tarih. Dünya tarihinin en önemli ve derin anları burada yaşandı. Şehrin çeşitliliği, güzelliği ve insanları ise ayrı bir ilham kaynağı. İnsanlarını özellikle seviyorum. Gelmek için sabırsızlanıyorum.
◊ Bu sefer İstanbul’da ne yapmak istersiniz? Tarihi eserlere olan ilginiz biliniyor.
– Tarihi bir eser bulup satın almak ve evime götürmek istiyorum. Böylece o eseri her gördüğümde İstanbul’daki anılarımı hatırlayabilirim. Türkiye’nin tarihine anlamlı bir şekilde bağlı bir parça, kalbimde güçlü bir yer edinecek.
TÜRK OYUNCULARIN DA OSCAR ŞANSI VAR
◊ Sizinle çalışan birçok Türk oyuncu var. Sizce bir Türk oyuncunun Oscar kazanma şansı olabilir mi?
– Tabii ki. Başarıya giden yol, çok çalışmak ve risk almaktan geçer. Çoğu insan risksiz bir yol izlemeyi tercih eder. Ancak cesaretle risk alanlar gerçekten fark yaratır. Cesaret, çekicidir.