Kalp krizi riski artıyor: Hareketsizlik ve yoğun stres en büyük tehdit

Özge MERÇİL

Hayatı tehdit eden ve sık sık gündeme gelen çoğunlukla ölümle sonuçlanan kalp krizine ilişkin Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Kalp krizinin erken belirtileri arasında ilk sırayı göğüs ağrısı alsa da bununla birlikte bol terleme, bulantı, kusma, nefes darlığı, çarpıntı ve bayılma olarak sıralanıyor.

HİÇ BELİRTİ OLMAYAN KİŞİLER DE KALP KRİZİ GEÇİREBİLİR

Sıralanan kalp krizi belirtilerinin yanı sıra hiç belirti vermeden kriz yaşanabileceğini ve ani ölümle sonuçlandığını belirten Kardiyoloji Derneği Eski Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol, “Maalesef bazen kalp krizi belirgin ve gürültülü olmuyor. Özellikle yaşlılarda ve kadınlarda, şeker hastalığı olanlarda ağrı çok tipik olmayabiliyor, bu nedenle hastalık atlanabiliyor. Erişkinlerin düzenli aralıklar ile kalp kontrollerini yaptırmaları gerekir, önceden hiç belirti olmayan kişilerde de aniden kalp krizi gelişebilir.” açıklamasında bulundu.

GENÇLERDE GÖRÜLME SIKLIĞI VE NEDENLERİ?

Kalp krizinin tetikleyen risk faktörlerinin yaygınlaşmasıyla kalp krizinin gençlerde görülmeye başladığını ve son zamanlarda daha da arttığını vurgulayan Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Eskiden 50 yaş sorası nispeten yaşlı hastalığı olarak bilinen kalp krizi günümüzde risk faktörlerinin yaygınlaşması ile çok daha genç hastalarda da görülmeye başladı. Hareketsizlik, fast food tarzı aşırı doymuş yağ tüketiminin artması, aşırı kilo ve obezite, kolesterol yüksekliği, kiloya bağlı şeker hastalığında artma, stres, sigara, tansiyon yüksekliği , bilgisayar basında geçirilen hareketsiz uzun saatler hepsi kalp damar hastalığı gelişimini ve kalp krizlerinin çok daha erken yaşlarda görülmesine neden oldu.”

HAREKETİ SINIRLI OLAN VE YOĞUN STRES ALTINDA ÇALIŞANLAR DİKKAT ETMELİ

Çalıştığı işlerde hareketi sınırlı olan, masa başı işlerde çalışan ve ve yoğun stres altında çalışan kişilerde kalp krizi riski daha da artıyor. Prof. Dr. Erol, kalp sağlığını korumak için ideal kiloya düşerek, kolesterolü yüksek ise diyet ve gerekirse ilaçlar ile hedef değerlere düşürerek, hipertansiyonun olanların kan basıncını uygun kontrolü ile, hareketsiz kişilerin düzenli yürüyüş ve spor yapması sağlanarak, sigara ve her tür tütün ürününün kullanılmasını kaldırarak, stersi azaltarak, stresten uzak durarak kalp damar hastalığının en aza indirilebileceğini vurguladı.

30 YAŞ SONRASI KALP KONTROLLERİNİ AKSATMAYIN

Öte yandan 30 yaşından sonra düzenli kalp kontrolleri yapılması gerektiğini belirten Erol, kalp damar hastalığının temellerinin genç yaşlarda atıldığını, gerekli tetkiklerle hastalıkların erken evrede yakalanmasıyla olası risklerin önüne geçilebileceğinin altını çizdi.

KALP KRİZİNDEN VEFAT EDEN ÜNLÜ İŞ İNSANLARI

Günümüzde sıklıkla görülen ve hayatı ciddi oranda tehdit eden kalp krizi iş dünyasının tanınan isimlerini de hayattan kopardı. İş dünyasının gelen isimlerinden Cevahir Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Cevahir, İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar, İzmir’in tanınmış iş adamlarından Tuncay Şekerci, TAT Gıda’nın sahibi, iş insanı Şerafettin Memiş ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetmişti.

patronlardunyasi.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir