Rapor, alkol tüketiminin her yıl ABD’de yaklaşık 100.000 kanser vakasından ve 20 bin kanser kaynaklı ölümden sorumlu olduğunu belirtiyor. Alkol, kadınlarda meme kanseri, ardından sindirim sistemi kanserleri gibi birçok kanser türü için risk faktörü olarak öne çıkıyor. Raporda, “Alkol kullanımı, meme (kadınlarda), kalın bağırsak, yemek borusu, karaciğer, ağız, boğaz ve gırtlak gibi en az yedi farklı kanser türüyle doğrudan ilişkilidir” deniliyor.
DÜŞÜK TÜKETİM BİLE RİSKLİ
Özellikle meme, ağız ve boğaz kanserlerinde, riskin günde bir veya daha az içki tüketiminde bile arttığı belirtiliyor. ABD Beslenme Kılavuzları’na göre, kadınlar için günde bir, erkekler için ise bir ila iki içki “sağlıklı sınırlar” olarak tanımlansa da bu miktarın bile kanser riskini artırabileceği vurgulanıyor.
Rapora göre, alkolün kanser riskini artırmasının dört ana nedeni bulunuyor: DNA ve proteinlere zarar veren oksidatif stresi artırması, hormon seviyelerini değiştirerek özellikle meme kanseri riskini yükseltmesi, vücudun kanserojenleri emme hızını artırması ve DNA’ya zarar veren toksik bir bileşik olan asetaldehite dönüşmesi.
ABD’de alkolle ilişkili kanserlerin en büyük yükünü kadınlarda meme kanseri oluşturuyor. 2019 yılında yalnızca meme kanseri ile ilişkilendirilen 44.180 vaka, toplam kadın meme kanseri vakalarının %16,4’ünü temsil ediyor.
ABD Sağlık Direktörlüğü, alkol tüketimi ve kanser arasındaki bağlantıya dair farkındalık oluşturmayı hedefliyor. Yetişkin Amerikalıların yaklaşık yarısının alkol ve kanser arasındaki ilişkiyi bilmediği belirtiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü, alkolü tütün, formaldehit ve asbest gibi birinci grup kanserojenler arasında sınıflandırıyor. Bu nedenle, alkol ürünlerine kanser riski hakkında yeni uyarı etiketlerinin eklenmesi ve eğitim çabalarının artırılması öneriliyor.
