Yaşlılıkta rahat bir nefes aldıracak sigorta devreye giriyor

TÜİK’in 2024 verilerine göre, Türkiye’de 65 yaş ve üzerindeki nüfus 9 milyon 112 bin 298 kişiye ulaşmış durumda. Bu sayı, 2019 yılına göre %20,7 oranında bir artış göstermekte.

Yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı da %10,6’ya yükselmişken, bu durum sosyal güvenlik ve bakım sistemlerinde ciddi değişiklikleri zorunlu hale getiriyor. Türkiye Gazetesi yazarı İsa Karakaş, bu gelişmeler ışığında bakım sigortasının gerekliliğine dikkat çekiyor.

YAŞLI NÜFUS HIZLA ARTIYOR

Türkiye’deki yaşlı nüfus hızla artarken, bu durum aynı zamanda nüfusun yaşlanmasıyla birlikte bakım hizmetlerine olan ihtiyacı da artırıyor. Özellikle yaşlı nüfusun büyük bir kısmını kadınlar oluşturuyor. 2024’te yaşlı nüfusun %55,4’ü kadınlardan oluşurken, bu oran gelecekteki demografik yapıyı da etkileyebilir. Karakaş, bu gelişmelere dayanarak, ailelerin bakım yükünü taşıma kapasitesinin azaldığını ve bunun da bakım hizmetlerinin sistemli bir şekilde sağlanmasını zorunlu hale getirdiğini belirtiyor.

Karakaş, TÜİK verilerine göre, erkeklerin yaşam süresinin 76, kadınların ise 82 yıl olduğunu hatırlatarak, ilerleyen yaşlarda sağlık ve bakım hizmetlerine olan ihtiyacın arttığına dikkat çekiyor. Ancak, aile içi bakım hizmetlerinin zayıflaması ve bakım maliyetlerinin yüksekliği, devletin müdahalesini kaçınılmaz hale getiriyor.

İsa Karakaş, köşe yazısında, hızla yaşlanan nüfusun ve artan bakım ihtiyaçlarının, Türkiye için yeni bir sigorta kolu olan “Bakım Sigortası”nı zorunlu kıldığını belirtiyor. 

Hükümetin çeşitli programlarında bu sigorta koluna öncelik verilmesi gerektiğini vurgulayan Karakaş, bakım sigortasının, yaşlılık dönemindeki belirsizlikleri ortadan kaldıracak önemli bir güvence olacağına işaret ediyor.

Almanya’nın 28 yıl önce uygulamaya koyduğu bakım sigortası sisteminin örnek alınabileceği ifade ediliyor. Karakaş, Türkiye’nin bu konuda geç kaldığını ancak artık zaman kaybetmeden bu sigorta sistemine geçilmesi gerektiğini dile getiriyor.